Bahçeşehir Üniversitesi, gastronomi elçileri yetiştirecek
Bahçeşehir Üniversitesi bu yıl, Türk ve dünya mutfaklarını tanıyan ve Türk Mutfağı’nın tanıtılmasına aracılık edecek şefler yetiştirmek ve konaklama sektörüne yönetici adayları kazandırmak amacıyla gastronomi bölümünü bünyesine kattı. Bu yolda ilerlemek isteyenleri kuramsal ve uygulamalı bilgi ve becerilerle donatmayı hedefledikleri söyleyen Bahçeşehir Üniversitesi Gastronomi Bölüm Başkanı Yard. Doç. Dr. Esra Mankan, “Sadece harika yemekler yapan değil, mönü planlayabilen, o yemeğin yapılışını, tarihçesini anlatabilen, sağlık dengesini kurabilen, maliyetini bütçesini hesaplayabilen, reçete geliştirebilen bireyler yetiştirmek istiyoruz” diyor.
Zengin bir mutfak kültürüne sahip olan ülkemizin gastronomi alanında gerekli bilgi ve beceriyle donatılmış, uluslararası alanda rekabet edebilecek nitelikli personel ihtiyacı her geçen gün artıyor. Bahçeşehir Üniversitesi (BAU) de bu yıl, Türk ve dünya mutfaklarını tanıyan ve Türk Mutfağı’nın tanıtılmasına aracılık edecek aşçılar yetiştirmek ve konaklama sektörüne yönetici adayları kazandırmak amacıyla gastronomi bölümünü bünyesine kattı. Bu yolda ilerlemek isteyenleri kuramsal ve uygulamalı bilgi ve becerilerle donatarak mezun etmeyi hedeflediklerini söyleyen Bahçeşehir Üniversitesi Gastronomi Bölüm Başkanı Esra Mankan ile eğitim programının detaylarını konuştuk.
Uygulamalı eğitim ilk yıldan başlıyor
Bahçeşehir Üniversitesi Gastronomi bölümü, Londra Docklands Akademi, USLA ve Roma Uluslararası Akademi iş birliğiyle uluslararası eğitim ve yurtdışı staj imkanı sağlıyor. Üniversitenin yeni yerleşkesi olan kuzey kampüsünde yer alan gastronomi bölümü, uygulamalı mutfak eğitimlerini Uluslararası Servis ve Lezzet Akademisi’nde (USLA) gerçekleştiriyor. Dört yıllık programda; uluslararası mutfak teknikleri, gıda bilimi, beslenme ilkeleri, yiyecek-içecek işletmeciliği, restoran yönetimi, fonsiyonel gıda bileşenleri, gıda hijyeni, duyusal analiz teknikleri, mutfakta iyi üretim uygulamaları, yiyecek içecek eşleşmesi, yemek kültürü ve tarihi gibi alanlarda teorik ve uygulamalı olarak eğitim veriyor.
Esra Mankan, programın klasik yemek pişirme teknikleri ve Türk-Osmanlı mutfaklarının yanı sıra dünya mutfakları, pastacılık sanatı, çikolata hazırlama teknikleri, yemek fotoğrafçılığı, miksoloji gibi seçmeli dersler ve yönetim işletme dersleri ile zenginleştirildiğini anlatıyor. Mankan, geliştirdikleri eğitim programıyla ilgili şu detayları veriyor: “Eğitim programını oluştururken yurtdışındaki okulları inceledik. Öğrencilerin hem mutfak tarafında uygulama yaparak donanımlı olmasını, hem işletmecilik alanında nitelikli olmasını hem de beslenme ve gıda ile ilgili bilgiler almasını sağlamak üzere üç ayaklı bir program geliştirdik. Tercih eden öğrenciler için bir de isteğe bağlı yabancı dil hazırlık sınıfımız var. Pek çok üniversitenin gastronomi bölümünde uygulamalı dersler ikinci yılda başlıyor. Biz ise ilk yıl kesme doğrama teknikleri, soslar, çorbalar gibi temel konularda üç ayrı şef eşliğinde eğitimler veriyoruz. Uygulamalı eğitimler, USLA’nın profesyonel mutfaklarında her öğrenciye bir istasyonda çalışma imkanı verecek şekilde gerçekleşiyor. Şefler öğrencilerle birebir çalışıyor. Öğrenciler üçüncü sınıfta 65 iş günü otel mutfaklarında, yiyecek-içecek mekanlarında, kruvaziyer gemilerde ya da fabrikaların ürün geliştirme bölümlerinde çalışma olanağına sahip olabiliyor. Girişimcilik ve işletmecilik alanında son derece önemli dersler var. Bu alanda başarı öyküleri olan isimleri üniversitemize davet ediyoruz. Sınavlarımız ise yarısı teorik, yarısı uygulamalı şekilde gerçekleşiyor.”
Öğrencilerine birer dünya vatandaşı olma imkanı sağlıyor
BAU’nun sunduğu yurtdışı eğitim olanaklarıyla öğrencilerine birer dünya vatandaşı olma imkanı sağladığının altını çizen Yard. Doç Dr. Esra Mankan, “Bahçeşehir Üniversitesi’nin bölümümüzü de kapsayan çok güçlü bir uluslararası değişim programı bulunuyor. BAU öğrencileri Amerika Birleşik Devletleri’nin teknoloji üssü Silikon Vadisi, başkent Washington DC’de, Kanada’nın en büyük şehri Toronto’da, Almanya’nın başkenti Berlin’de, İtalya’nın mimari ve sanat merkezi Roma’da ve dünyanın yeni ticaret merkezi Hong Kong’da yer alan BAU kampüslerinde uluslararası deneyim kazanma fırsatına sahip olabiliyor. Örneğin, bu yıl Londra Docklands Akademi’de dört öğrencimiz İngiltere’ye gidecek. Mezunlarımızın ağırlıklı olarak ulusal ve uluslararası beş yıldızlı otellerin mutfak ekibinde veya yiyecek içecek bölümlerinde; restoranların mutfak ya da işletme kısımlarında, gıda işletmelerinin ürün geliştirme bölümlerinde (Ar-Ge), yiyecek-içecek sektöründe eğitim veren kurumlarda ve görsel-basılı yayın kuruluşlarında çalışabilmeleri ya da dilerlerse bizler gibi akademik kariyer şanslarının olması büyük bir avantaj” diyor. Apply BAU’dan da şöyle bahsediyor: “Bu yıl ilk kez Apply BAU uygulamamız ile Bahçeşehir Üniversitesi’nin birçok bölümleri ile birlikte gastronomi bölümünde başarı öyküleri olan veya projesi olana adayları mülakata aldık ve başarılı adaylara burs hakkı sağladık. Sistem kısaca şu şekilde işliyor. Apply BAU ile üniversite adayları, merkezi sınav sistemi ile bir üniversiteye yerleştirilmeden önce Apply BAU’ya başvuruda bulunarak üniversiteden kabul talebinde bulunur. Kendilerinden, otobiyografileri, kişisel özelliklerini ifade eden belgeler, yetenekleri, proje ve fikir çalışmaları, sosyal sorumluluk çalışmaları istenir. Öğrenci başvuruda bulunurken hangi alanda ve bölümde eğitim almak istediğini de belirtir. Değerlendirme sonucunda öğrencinin akademik başarısından bağımsız olarak hangi alanda ve bölümde eğitim alması gerektiği kendisine “kabul belgesi” ile bildirilir. Bu işlem sırasında komisyon öğrencilere mülakat yapma hakkına da sahiptir. Böylece öğrenciler farklılıkları ve kişisel özelliklerine göre eğitim alma şansı yakalamış olurlar. Sistemle ilgili detaylı bilgileri BAU web sayfasından edinmek mümkün.”
Türk Mutfağı’nı tanıyan iyi şefler yetiştirmeyi amaçlıyor
Gastronomi bölümünü açarken Türk Mutfağı’nı tanıyan ve tanıtılmasına aracılık edecek iyi şefler yetiştirmeyi amaçladıklarını söyleyen Esra Mankan, “Sadece harika yemekler yapan değil, o yemeğin yapılışını, tarihçesini anlatabilen, sağlık dengesini kurabilen, maliyetini bütçesini hesaplayabilen bireylerin yetişmesi gerekiyor. Türk Mutfağı ile ilgili değerlerin dünyaya tanıtılmasını istiyoruz. Burada bizlere ve öğrencilere çok iş düşüyor. Bu alanda projeler geliştirmek gerekiyor. “Çocuklar için Yaratıcı Sağlıklı Tabak Sunumları” gibi çeşitli yarışmalar düzenliyoruz” diyor.
Esra Mankan, gastronomi bölümünü tercih etmeyi düşünen gençlere şu tavsiyelerde bulunuyor: “Öğrenciler üniversitelerin gastronomi bölümlerindeki akademisyen sayısını, akademisyenlerin uzamnalık alanlarını, şefleri, anlaşmalı kurumları, yurtdışı olanaklarını ve uygulama mutfaklarını detaylı olarak incelemeli. İmkan bulabilirse okulların kampüslerini görsünler. Akademisyenlerle tanışsınlar ya da öğrencilerin deneyimlerini dinlesinler. Bir yandan da iş ağlarını geliştirmeli, iyi Türkçe konuşmalı, yabancı dillerini geliştirmeli, bilgisayar becerilerine sahip olmalı ve trendleri takip etmeliler. Biz eğitim hayatları boyunca onlara bir yol haritası çiziyoruz. Onlardan bir tabak istiyorsak üç tabak, bir proje istiyorsak iki projeyle gelmeliler. Öğrencilerden çaba gördüğümüzde Bahçeşehir Üniversitesi Gastronomi bölümü olarak elimizden gelen her şeyi yapmaya hazırız.”
www.bahcesehir.edu.tr