Beykoz Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü; uluslararası nitelikte şef adayları yetiştirecek
Bu öğretim yılı itibariyle eğitim ve öğretim hayatına başlayan Beykoz Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü, akademik donanımın yanında genel kültür seviyesi yüksek ve uluslararası niteliklere sahip mezunlar vermeyi hedefliyor.
2008 yılında Beykoz Lojistik Meslek Yüksekokulu ile temelleri atılan Beykoz Üniversitesi, kalite odaklı, uluslararası anlayışa sahip bir bakış açısıyla ve yeni nesil üniversite iddiasıyla eğitim veriyor. Eğitim Bilimcisi John Dewey’in “Eğitim hayata hazırlık değil; hayatın ta kendisidir” sözünü şiar edinen Beykoz Üniversitesi’nin bünyesinde ön lisans, lisans ve lisansüstü programları bulunuyor. Üniversitenin Sanat ve Tasarım Fakültesi bünyesinde bulunan Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü, bu yıl itibariyle öğrencilerine eğitim vermeye başladı. Öğrenciler Meslek Yüksekokulu bünyesinde iki yıllık aşçılık eğitiminin yanı sıra fakülte kapsamında dört yıllık Gastronomi ve Mutfak Sanatları eğitimi alabiliyorlar. Fakültenin Dekanı Prof. Dr. Nüket Güz, üniversitenin en önemli amaçlarından birinin genel kültür bakımından donanımlı bireyler yetiştirmek olduğunu belirterek, “Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü, yiyeceğin merkezinde olduğu gibi yiyeceklerle bağlantılı konularda da önemli bir noktada duruyor. Biz üniversite olarak verdiğimiz eğitimde mutfak tekniklerinin yanı sıra kültürünü de öğretme amacıyla yola çıktık” diyor.
Yol haritası çalıştayla belirlendi
Beykoz Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü, öğrencilerine vereceği eğitimi sağlam temellere dayandırma hedefiyle bir hazırlık dönemi geçirdi. Bu süreçte yol haritasını da belirleyen bölüm bir çalıştay gerçekleştirdi. Bu çalıştayın çok yararlı olduğunu söyleyen Prof. Dr. Güz, “Gastronominin çeşitli alanlarla ilişkisini konuştuk. Yemeğin doymanın ötesinde haz duymak için gerçekleştirilen bir eylem olduğundan yola çıkarak, gastronomi ve fotoğrafçılık, styling, sağlıklı beslenme, yerel ürünler ve bunların geliştirilmesi, başlı başına ekmek ve gastronominin turizmle gün geçtikçe güçlenen bağı üzerine çalıştık. Tüm ortaya çıkan sonuçlar eğitim vizyonumuzu geliştirdi, diyebilirim. Ayrıca gastronomi sektörünün başarılı işletmecileriyle de bu süre zarfında istişare etme fırsatımız oldu. La Maison’un sahibi Turgay Kıran bu isimlerden biri” diyor. Dinamik bir sektör olan gastronominin konuşulacağı ve yeniliklerin eğitim müfredatına dahil edileceği çalıştaylar, bölüm kapsamında dönem dönem tekrarlanacak.
Sanat ve tasarımla bezenmiş bir eğitim programı
Bölümün B-Kitchen adında endüstriyel bir mutfağı bulunuyor. Uygulamalı derslerin verileceği bu mutfak, öğrencilerin profesyonel bir mutfakta karşılaşabileceği her türlü ekipman ve donanıma sahip. Ayrıca Türk Mutfağı’nın kendine has tekniklerini kullanmaya imkan veren araç-gerecin de kısa bir süre sonra mutfağa dahil edilmesi hedefleniyor. Alanında donanımlı isimlerden oluşan bir akademik kadro kuran bölümde öğrenciler, ilk yıl itibariyle mutfağa giriş yapıyor. Bu ders öğrencilerin ilk yıl motivasyonunu arttırmak ve mutfağa temel bir giriş yapmasını sağlamak amacıyla müfredata eklenmiş. Bunun dışında gastronomi ve mutfak sanatları bilimine giriş, gıda bilimi ve beslenmenin temel ilkeleri, gıda güvenliği, sanitasyon ve depolama, profesyonel bıçak kullanımı ve kesim teknikleri gibi birçok ders müfredatta yer alıyor. Prof. Dr. Nüket Güz, bölümün Sanat ve Tasarım Fakültesi bünyesinde eğitim vermesi dolayısıyla bu tarz derslere de yer verdiklerini söyleyerek, “Resimden heykele kadar öğrencilerimizin bilgi sahibi olmasını istiyoruz. Bu nedenle uygarlık tarihi dersi de öğrencilerimizin alacağı derslerden bir tanesi. Ders programımızın içerisine sanatı, turizmi, yerel ürün bilgisini, pazarlama bilgisini ekledik. Sonuçta mezun olan öğrencilerimiz birer işletmeci veya yönetici de olabilir. Bu nedenle kuramsal derslere ağırlık veriyoruz. İleride işin içerisine turizm, literatür taraması da dahil olacak” diyor. İkinci dönem itibariyle yurtdışında başarılı üniversitelerle de işbirliğine gidecek olan Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü, öğrencilerine yurtdışında deneyim kazanma imkanı da sağlayacak.
Üçüncü sınıf itibariyle bölgesel yemek kültürleriyle ilgili derslerin başlayacağını söyleyen Prof. Dr. Nüket Güz, “İstanbul’da bulunan bir üniversiteyiz her şeyden önce İstanbul yemekleri üzerine çalışmalar ilerleyen süreçlerde yapılabilir. Beykoz ilçesinin ismindeki koz ceviz anlamına geliyor. Mesela bu ürünle inovatif çalışmalar yapılabilir. Bunun gibi birçok projemiz bulunuyor” diyor.
www.beykoz.edu.tr