Kurukahveci Mehmet Efendi’nin Sirkeci Marmaray çıkışındaki yeni mağazası hizmet vermeye başladı

Dünyanın yaşayan en eski kahve markalarından Kurukahveci Mehmet Efendi’nin, Sirkeci Marmaray çıkışındaki yeni mağazası hizmet vermeye başladı. Yeni mağazada, Eminönü Tahmis Sokak’taki tarihi mağazada olduğu gibi, taze kavrulmuş ve öğütülmüş Türk kahvesinin yanı sıra, filtre kahve ve espresso çeşitleri de kahve tutkunlarını bekliyor.

Türk kahvesi denince akla ilk gelen marka Kurukahveci Mehmet Efendi… Kuruluşundan bugüne kadar geçen 152 yıl içinde kahve çekirdeklerini özenle kavurup tüketicilerine ulaştıran marka, yeni mağazasını Sirkeci Marmaray çıkışında açtı. Sadece Türkiye’nin değil dünyanın da yaşayan en eski kahve markalarından olan Kurukahveci Mehmet Efendi, böylece İstanbul’daki üçüncü şubesini Sirkeci’de açmış oldu. Marmaray istasyonunun çıkışında bulunan yeni şube, tarihi mağazadaki gibi taze kavrulmuş ve öğütülmüş Türk kahvesinin yanı sıra, filtre kahve ve espresso çeşitlerini de tüketici ile buluşturacak. Yeni Tahmis Binası, kahveseverlerin yeni buluşma noktası oldu Kurukahveci Mehmet Efendi markasının temelleri, 1871 yılında Eminönü Tahmis Sokak ile Hasırcılar Sokağı’nın kesiştiği köşedeki aktariye dükkanında atıldı. Çeşitli aktariye malzemeleri satılan bu dükkanda babası Hacı Hasan Efendi ile birlikte ticaret hayatına atılan Mehmet Efendi, o güne kadar çiğ çekirdek halinde satılan kahveyi müşterinin gözü önünde kavurup öğüterek satmaya başladı. İşte bu inovasyon, bugün dünyanın yaşayan en eski kahve markalarından birinin doğumuna vesile oldu. Bugün dünyanın 60 ülkesine Türk kahvesi ihraç eden Kurukahveci Mehmet Efendi, iki yıl önce Eminönü’ndeki tarihi mağazasının bitişiğine, Türkiye ve dünyadan kahveseverlerin buluşma noktası olacak yeni bir Tahmis Binası açtı. Türk kahvesi kültürünü yaşatmak için pek çok projeye imza atan Kurukahveci Mehmet Efendi, yeni Tahmis Binası ile kahve kültürümüze yeni bir adres kazandırmış oldu. Mimari tasarımını ödüllü mimar Han Tümertekin’in, iç mekân tasarımını ise Yeşim Bakırküre’nin yaptığı bina, üç bölümden oluşuyor. Giriş katında Kurukahveci Mehmet Efendi’nin tüm paketli ürünlerinin yanı sıra, özel tasarım kahve fincanları, kahve gereçleri ve kahve ritüellerine ait hediyelik eşyaların satın alınabileceği bir mağaza mevcut. Binanın ikinci katı, Türkçe, İngilizce, Almanca, Fransızca ve İspanyolca dillerde yayımlanmış 850 kitaplık Türkiye’nin ilk kahve kütüphanesi, en üst katında ise markanın 150 yılını özetleyen bir sergi bulunuyor. Türk kahvesi geleneğinin “UNESCO Somut Olmayan Kültür Mirası” listesine girmesi için çaba gösteren Kurukahveci Mehmet Efendi Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Kurukahveci, yeni binanın bir anlamda markanın tarihine ve kuruculara da saygı niteliği taşıdığını belirtiyor ve şöyle devam ediyor: “Türk kahvesinin ikramı, kültürümüzde her zaman sevginin, saygının ve konuğa verilen değerin bir göstergesi oldu. Dolayısıyla Kurukahveci Ailesi olarak bizler de bu değerlerle anılmak, her fincan kahveyle kahveseverlerin teveccühüne layık olmak idealiyle çalışıyoruz. Zira, Kurukahveci Mehmet Efendi, sadece Türkiye’nin değil, dünyanın yaşayan en eski kahve markalarından biri. Dolayısıyla hem tüketicimize hem de sektöre karşı sorumluluğumuz var. Türk kahvesi kültürünü yaşatmak, Türk kahvesi ile ilgili bilgi ve belgeleri ilgililerinin hizmetine sunmak da bu sorumluluğun önemli bir parçası. Tahmis Binası ile birlikte Eminönü, Kadıköy ve Sirkeci’deki mağazalarımızda da bu kültürü yaşatmaya devam edeceğiz.”