Lionel Hotel İstanbul, konukları için her ayrıntıyı düşünüyor

Lionel Hotel, 2016 Kasım ayında Bayrampaşa’da hizmete açıldı. Alanya’da 25 yıllık otelcilik tecrübesi bulunan Kıdan Ailesi, bu otelle hizmet sektöründeki deneyimini İstanbul’a aktarmış. Lionel “genç aslan” anlamına geliyor. Bu ismin tercih edilmesinin en büyük nedenlerinden biri ailenin Eskişehirli olması. Eskişehir’in tarihteki adlarından birisi de Dorlion. Aslan kapısı anlamına gelen bu kelimeye atıfta bulunan Lionel aynı zamanda ailedeki ikinci nesil yöneticileri de ifade ediyor. Lionel Hotel’in Pazarlama ve Satış Direktörü koltuğunda 26 yıldır turizmin çeşitli kollarında hizmet üreten ve “Ailemin kanına kaçmış bir meslek turizmcilik” diyen Burçak Atak var. Konumuyla Bayrampaşa Lionel Hotel yatırımı için Bayrampaşa’nın tercih edilmesinin nedenleri arasında, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Kanal İstanbul Projesi, Bayrampaşa bölgesinin kentsel dönüşüme girmesi gibi birçok neden bulunuyor. Tarihi yarımada ve Atatürk Havalimanı’na yakınlığı nedeniyle turistik grupların dikkatini çeken otel, Haliç Kongre Merkezi, İstanbul Kongre Merkezi gibi alanlara yakınlığıyla da iş için seyahat edenlerin dikkatini çekiyor. Atak, “Lokasyon olarak İstanbul keşmekeşinden uzak ancak bütün bağlantı yollarının da tam ortasında bir konum sunuyoruz. Bu da konuklarımıza ulaşım kolaylığı sağlıyor” diyor. Otelin misafir portföyünü iç pazarın yanı sıra ağırlıklı olarak Avrupa, Latin Amerika, Orta Doğu ve Uzak Doğu’dan gelen turistler oluşturuyor. Tasarımda modern dokunuşlarla İstanbul motifleri Lionel Hotel, toplamda 26 bin metrekarelik kapalı inşaat alanına sahip. Dekorasyonunda İstanbul’u anımsatan motifleri modern bir anlayışla yorumlamış. Bu nedenle otelin her alanında bakır objeler göze çarpıyor. Geniş kullanım alanına sahip konuk odaları Galata Kulesi’nden kendi geliştirdiği kanatlarla uçan ilk insan olan Hezarfen Ahmet Çelebi’nin hikayesinden esinlenerek tasarlanmış. Üstlendiği otel projelerindeki tasarım çizgisinden ötürü SPDO Design Office, Mimar Sabri Paşayiğit ve İç Mimar Gülden Şener ile çalıştıklarını söyleyen Atak, “Mimarlarımız da bizim gibi mekanların bir hikaye çerçevesinde yaşatılmasını önemsiyor. İstanbul‘un tasarımda yorumlandığı proje, dekorasyonda kullanılan malzeme ve aksesuvarlarıyla aslında bir tasarım otel. Otelin iç dekorasyonunda İtalyan minimalist tarz hakim. Işık efekti ve oyunlarının olduğu tasarımda tüm mekanlarda ahşap ve bakır bir arada kullanıldı ve her bir obje özenle seçildi. Projede çok sayıda kadının etkisi var. Bu sebeple “Women touch” otel olarak adlandırıyoruz tesisimizi” diyor. Altı farklı oda deneyimi Otelin Maslak’tan Haliç’e oradan Bakırköy’e uzanan Marmara Denizi’ni de içine alan panoramik İstanbul manzarasına sahip, minimum 30 metrekareden başlayan altı farklı kategoride yüksek tavanlı 231 odası mevcut. Otelde 70 tane standart oda bulunuyor. Lionel Hotel ağırlıklı olarak superior odalardan oluşuyor. Bu 131 odanın genişliği 35 metrekareden başlıyor. 14 deluxe, dörder tane junior ve corner suite’i bulunan otel, İstanbul’da sayıca en fazla jakuzili odaya sahip. Lionel Hotel, suite odalarında dönebilir, dijital şömine gibi ayrıntılar yaratmış. Atak, odalarda mini bar hizmetine ilaveten maxi bar hizmeti verdiklerini de söyleyerek, “Bölge itibariyle konuklarımızın maxi bara da ihtiyaç duyabileceğini düşündük. Bu nedenle çorap, deodorant gibi ihtiyaçların olduğu ilave bir servis yaptık. Üst segment odalarımızda turn down servisimiz var. Konuklarımıza yorgan ve yastık mönüsü sunuyoruz. Otelde ağırladığımız yaş skalası oldukça geniş. Bu nedenle teknolojinin hızına yetişebilmek için bir WhatsApp hattı kurduk. Konuklarımız bu hat üzerinden ihtiyacını anında dile getiriyor. Biz konuklarımızın konforunu sağlamak için olası ihtiyaçlarına önceden çözümler üretiyoruz” diyor. Konuklara sunulan imkanlar Lionel Hotel’in bünyesinde 3 bin metrekare alandan oluşan ve bölgenin en büyüğü olan bir Spa alanı bulunuyor. Kadın ve erkek kullanım alanları farklı olan bu bölümde hamam, sauna, buhar odası ve kapalı yüzme havuzu bulunuyor. Misafirler, Spa alanında taş, masaj ve cilt bakımları hizmetlerinden yararlanabiliyor. Spa alanı kına, gelin hamamı gibi etkinliklerde de kullanılabiliyor. Ayrıca en son teknoloji cardio aletlerinin yer aldığı fitness salonu bölgede dikkat çeken bir alan haline gelmiş. Bu hizmetlerden dışarıdan gelen misafirler de yararlanabiliyor. Atak, “İleri teknolojiyle donatılmış, gün ışığı alan, araç girişine uygun, 5 metre tavan yüksekliğine sahip toplam 1070 metrekarelik kolonsuz balo salonumuzla fuar, lansman, sempozyum ve yemekli organizasyonlara özel bir alternatif sunuyoruz. Bunun yanı sıra tamamı gün ışığı alan, teraslı 50 metrekareyle 235 metrekare arasında 10 toplantı odası, Dorlion A’la Carte Restaurant ve Lionel Brasserie ile iş dünyasına da ev sahipliği yapıyoruz” diyor. Dorlion Restaurant’ta taze lezzetler Otelin ana restoranı ismi Dorlion Restaurant. Mekan öğle ve akşam yemeklerinde A La Carte bir konsepte sahip. Sabah ise açık büfe güzel bir kahvaltı servisiyle başlıyor restoran güne. 150 kişilik kapasiteye sahip mekanın mönüsünde yerel tatlar, yeni sunumlarla harmanlanıyor. Açık mutfağa sahip restoranın pizza fırını da bulunuyor. Misafir portföyünün beklentilerine cevap veren bir mönüye sahip restoranda, et yemekleri daha ağırlıklı. Farklı bir alanda bulunan Lionel Brasserie&Bar ise 60 kişilik bir kapasiteye sahip. Otelin kısa zaman içerisinde açmayı planladığı patisserie konseptli bir cafe planı da bulunuyor. F&B Müdürü Mustafa Batır, “Kahvaltıda zengin bir açık büfe servisimiz var. 12 çeşit peynir sunuyoruz. Ve konuklarımız tarafından peynir istasyonumuz çok beğeniliyor. Pancake, krep ve gözleme çeşitlerini konuklara sunuyoruz. Omlet siparişleri alındıktan sonra yapılıyor ve sıcak servis ediliyor. Kısa dönem içerisinde taze meyve suyu istasyonu planlıyoruz. Spa ve fitness alanlarımızdan gelen talepler oluyor. Yakın zamanda o konsepte de uygun büfesel ya da mönüsel olarak yiyecek ve içecek sunacağız” diyor. Dorlion Restaurant’ın Executive Chef’i Sami Bolu. 34 yıl önce alaylı olarak işe çıraklıktan başlayan şef, Bolu-Mengenli. Dorlion Restaurant’ın mönüsünü oluştururken herkese hitap edebilmeyi amaçladıklarını söyleyen Bolu, “Günümüzde vejetaryenler, glüten hassasiyeti olanlar, alerjik sorunlar yaşayanlar oldukça fazla. Biz de mönümüzde vejetaryen seçeneklere yer verdik. Glütensiz talep olduğunda cevap verebiliyoruz. Bu tarz hassasiyetlerde konuklarımıza çözümler sunuyoruz” diyor. Mönüde başlangıç olarak Türk mezeleri, mevsiminde zeytinyağlı tabağı gibi seçenekler yer alıyor. ‘Taptaze salatalar’ diye adlandırılan köşede ızgara levrekli salatadan Akdeniz salataya birçok seçenek mevcut. Bolu, “Et yemeklerimizde dana, kuzu ve piliç gibi ürünlere mönümüzde eşit şekilde yer vermeye çalıştık. Denize uzak bir konumdayız bu nedenle de balık olarak bir, iki ürün mönüde mevcut. Burada her şeyi kendimiz hazırlıyoruz. Ekmeklerimizi, soslarımızı kendimiz üretiyoruz. Kullandığımız malzemelerde kalite ve hijyen çok önemli. Ürün tedarik kısmında da et ürünlerimizi derecelerle kontrol ederek alıyoruz” diyor. Dorlion Restaurant’ın yoğurtlu kebabı çok beğeniliyor. Kırmızı ette çok iddialı olan restoranın antrikot, bonfile, kuzu pirzola gibi lezzetleri de konuklardan tam not alıyor. www.lionelhotel.com.tr