MSA, ProChef ile profesyonellerin deneyimini uluslararası seviyeye taşıyor

Mutfak Sanatları Akademisi (MSA), verdiği ayrıcalıklı eğitimleriyle bugün dünyanın en iyi aşçılık okulları arasında gösteriliyor. Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı özel bir okul olmasının yanı sıra dünyanın en büyük akreditasyon kurumlarının başında gelen İngiltere kökenli City & Guilds, İskoç SQA ve Pearson/Ed Excel tarafından onaylı Türkiye’deki tek okul. Yiyecek-içecek sektörüne eğitimli ve profesyonel işgücü kazandırmak misyonuyla çalışmalarını sürdüren MSA, profesyonel şef adaylarını iş hayatına kazandırmakla beraber sadece Türkiye’ye değil, dünyanın her yerine şef adayları yetiştiriyor. ProChef, MSA’nın sektörde çalışan, 3 yıl ve üzeri deneyime sahip olup, daha önce eğitim almamış aşçılara uluslararası temel aşçılık konularını profesyonel bir anlayışla aktarmak için tasarladığı eğitim programı. Katılımcılar bu eğitimle birlikte bugüne kadar sektörde sahip oldukları tecrübeyi uluslararası düzeydeki bir eğitim programıyla ileriye taşıyarak, uluslararası geçerliliği olan bir sertifikanın sahibi oluyorlar. ProChef eğitim programının detaylarını MSA Yönetici Eğitmen Şefi Cem Erol ile konuştuk. ProChef eğitim programı hangi amaca yönelik tasarlandı? Sektörde tam zamanlı çalışan, en az 3 yıl mutfak deneyimi olan kişilere yönelik geliştirdiğimiz bir program bu. Profesyonel Aşçılık programımızın bir nevi hızlandırılmış hali olarak tanımlayabiliriz. “Tecrübem tanınsın, uzun uzadıya okumak zorunda kalmayayım, ama mutlaka belgem hatta uluslararası bir sertifikam olsun ve çalışırken/işimi bırakmak zorunda kalmadan da eğitim alabileyim” diyen kişilere yönelik tasarlandı. Profesyonel Aşçılık eğitim programından farkı nedir? ProChef’te teknik konuların tamamı işleniyor ve aktarılıyor. Diğer programdan farkı, daha az tekrar yapıyor olmamız. Çünkü katılımcıların sektörel deneyimlerinden ötürü el kabiliyeti ve becerisi gelişmiş oluyor. Dersler çok verimli oluyor onlar için. Katılımcıların bu eğitime sadece haftada 1 gününü ayırmaları gerekiyor. Daha çok kimler katılıyor ve nasıl başvurabiliyor? 18 ile 55 yaş aralığında olup, 3 yıl ve üzeri aşçılık deneyimine sahip olan ve sektördeki bu deneyimini uluslararası bir eğitim programıyla desteklemek isteyen herkes bu programa katılabiliyor. Biz bu programa Şef Mehmet Gürs ile başladık. Mehmet Gürs kendi ekibine eğitim vermek istediğinden bahsetti ve bunu nasıl yapacağımızı düşündük. İngiltere merkezli bir belgelendirme ve sertifikasyon kurumu olan Confederation of Tourism and Hospitality (CTH) akreditasyonunu bulduk. Mehmet Gürs’ün bütün mutfak ekibi bu programa katıldı. Sonrasında Turizm Restaurant Yatırımcıları ve İşletmecileri Derneği’nin (TURYİD) yönlendirmesi ve desteğiyle Sunset Grill & Bar, Lucca, Kıyı Balık çalışanlarından oluşan bir grup geldi. Ayrıca Türkiye’nin en büyük yiyecek içecek firmalarının BTA da mutfak ekipleri arasından oluşturduğu grupların ProChef eğitimine katılmasını sağladı. Taleparttı ve program işlemeye başladı. Yükselmeyi hedefleyen şeflerin ilgi gösterdiği ProChef’e daha çok restoran ve cafe’lerden talep oluyor. Eğitim ne kadar sürüyor? Program yılda 3 kez kurgulanıyor. Katılımcılar 12 hafta boyunca, haftada 1 gün, 8 saat ve toplamda 96 saat ders görüyor. Eğitimin içeriğinden bahseder misiniz? ProChef’te eğitime temelden başlıyoruz. Kesim teknikleri, isimleri, terimleri, bunların Fransızcası, İngilizcesi gibi... Bu işin önemli kısmı terminoloji. “Telaffuz edemiyorum, ben yine bildiğim gibi okuyayım” diyenlere hayır diyoruz. Bu işi yapıyorsan, doğrusunu yap. Örneğin; brunoise kesim tekniğinin bir şekli ve ebadı vardır. Sektörde başka tanımlar da kullanıyorlar bu kesim tekniği için ama brunoise’ı dünyanın her yerinde, herkes bu isimle bilir. Bu kişiye başka bir duruş da veriyor. Bıçak kullanma tekniklerinden breze ve yahni tekniğine, gıda ve iş güvenliğinden, maliyet hesaplama ve tabak sunumuna kadar farklı başlıklarda dersler veriyoruz. Uygulama yaparken de dünya mutfağından örneklerle destekliyoruz. ProChef ile katılımcılar nasıl kazanımlar elde ediyor? Eğitimini başarı ile tamamlayan öğrenciler, T.C. MEB onaylı sertifika ile uluslararası Confederation of Tourism & Hospitality sertifikasının yanı sıra gıda güvenliği üzerine uluslararası HACCP sertifikası da almaya hak kazanıyor. Artık oteller, restoranlar çalışanlardan belge talep ediyor. Sektörde öğrenmeye yönelik bir sistem mevcut değil. Daha çok mevcut düzende iş çıkarmaya, çalışanlardan verim almaya yönelik bir sistem var. Dolayısıyla kişi, 3 yıl boyunca aynı ekmeği de yapmış olabilir. Bu kişi hiçbir şekilde başka şeyleri deneyimleme fırsatı bulamadığı için kendini geliştirememiş olabilir. Kişiler burada neyi bilip bilmediklerini de görebiliyor. 15 yıllık bir pizza ustasına pizza yapmasını öğretemem. Yani bazı alanlarda onların da daha iyi bildikleri, daha hakim oldukları konular olabiliyor. Dersleri bir paylaşım platformunda yapıyoruz. Kolektif ve proaktif bir biçimde ilerliyor program aslında. Biz burada en kısa sürede, tüm klasik pişirme tekniklerini gösteriyoruz. Başka bir yerde belki 10 yılda edinebilecekleri eğitimi ve vizyonu, burada 12 haftalık bir sürede veriyoruz. Onların da bize kazandırdıkları oluyor. Confederation of Tourism and Hospitality (CTH) nedir? CTH, İngiltere merkezli olup; özellikle turizm, ağırlama ve hizmet sektörlerinde uzmanlaşmış bir belgelendirme ve sertifikasyon kurumu. 1982 yılından beri; turizm, ağırlama ve hizmet sektörlerinde servis sağlayan kişi ve kurumlara değer katma prensibini üstleniyor. Dünya genelinde; üniversiteler, akademik kurumlar ve işverenlerin bu sektörlerde eğitim ihtiyaçlarını belirleyerek her sene 30 bine kadar kişiye CTH sertifikasyon programları dahilinde eğitim içerikleri sunuluyor. CTH, bu sektörlerde çalışacak veya halen çalışmakta olan adaylar için basamak rolü üstleniyor. Uluslararası geçerliliği olan CTH sertifikasyonu ile tasdiklenmiş eğitim programları; dünya çapında 25 üniversite ile Marriott, Sheraton, Radisson, Star Alliance, Virgin Atlantic gibi pek çok zincir marka tarafından tercih ediliyor. www.msa.com.tr