Page 129 - Gastronomi Turkey By Rafine
P. 129
GEZİ | Muş
ve sazlıklarını yaz aylarında ziyaret
eden kuşlardandır.
Burası Muş’tur,
yolu yokuştur
Muş denince herkesin aklına aynı
türkü gelir: “Burası Muş’tur, yolu
yokuştur, giden gelmiyor, acep ne
iştir”... Acılı, elemli ve yaslı bir türkünün
öyküsüdür bu. Osmanlı Yemen
çöllerinde zorlu bir savaşa tutulmuştur.
Yemen ellerine vilayetlerden birinde
oluşturulacak bir alayla gidilmesinin
mümkün olduğuna karar verilir. Bu
sırada Muş’tan Bulanık, Malazgirt ve
Varto’dan bir ses yükselir: “Hepimiz
varız, gönüllüyüz yemen çöllerine
gitmeye”. Osmanlıya haber iletilir, Medeniyetler geçidi
yetkililer bakar sayı yeterli, karar “Size öyle bir vatan aldım ki
verilir ve Yemen çöllerine Muş’tan Asur kaynaklarına göre Muş yöresi
oluşturulan bir redif alayı gönderilir. MÖ 13. yüzyılda Urartulara bağlı Nairi ebediyen sizin olacaktır.” Sultan
Yemen’e gidilmesine gidilir ama ülkesinin sınırları içerisindeydi. Daha Alparslan bu sözlerini 26 Ağustos
hiçbiri de geri dönmez. İşte bu sonraki kaynaklarda Taron adıyla 1071 yılında Muş’un Malazgirt
türkü gidip de gelemeyen o isimsiz geçen yöre sırasıyla İskit, Med, Pers, ilçesinde söyler. Malazgirt Meydan
kahramanlardan Muş’ta kalan Makedon, Selevkos, Roma, Part, Muharebesi ile Anadolu ebediyen
sevgilisinin sesi, özlemi, elemi ve de Arsakes ve Bizans yönetiminde kaldı. Türk yurdu olmuştur.
acısıdır. Birkaç kez Romalılar ile Partlar ve
Malazgirt, Bulanık,
Muş ve Liz ovalarında
bereketi yeşerten
çalışkan insanların
beldesidir Muş.
gastronomiturkey.com | Şubat-Mart 2024 | 129