Page 140 - Gastronomi Turkey by Rafine
P. 140
Haber
Leonardo Da Vinci’nın
Mutfak anlayışı ve çılgın icatları
Rönesans’ın en sağlam sütunu olarak anılan Leonardo
Da Vinci, insanı her şeyden üstün tutan, onu evrenin
tam orta yerine koyan, ona kendinden sonra asla
verilmeyecek olan değeri veren nevi şahsına münhasır
bir ölümlüydü. Bunu tabiri caizse her “çatlak” icadında
göstermişti. Örneğin, mutfağı temizleyen kadın yerine iki
öküz tarafından döndürülen karasaban misali bir alet icat
etmişti. Fakat, mutfakta dönüp duran iki öküz elinde kovası
ve süpürgesiyle dolanan yaşlı bir kadından çok daha fazla
yer kapladığı ve mutfak çalışanlarına çok daha az sempatik
geldiği için olsa gerek bunu hiç denemeyi düşünmemişti.
Ustaların ustası, müziğin mutfak için en az temizlik kadar
farz olduğunu ısrarla beyan ederek kendi kendine çalan bir
davul projesi bile geliştirmişti. Her şey insan içindi. Mutfakta
bir aşçıbaşı değil bir mucit vardı… Başarılı Yazar Özlem
Kumrular Leonardo’nun mutfakla ilişkisini anlattı.
eonardo bir deli değilse neydi? güneşinde kurutan, onları şeker ve tablolar yapmış, ne renkleri kertmişti
LMutfakta da başka bir boyutta jelatinle harmanlayıp akıl sır ermez masa üzerinde. Ama herkes onunki
işliyordu zihni. Çılgın peçete katlama maketler yapan da oydu, içme kadar pırıltılı bir yaratıcılık gücü
şekilleri tasarlayan, bunlardan kuşlar, suyundaki kurbağaları ayıklamak için önünde el pençe divan durmayı
çiçekler, saraylar yapan bir sanatkar, bir makine tasarlayan da... Kurbağalar kabul etmemişti. Mağripli gibi esmer
değişik odunlar yakıp her birinin ne şuursuz kalana dek kafalarına vuran olduğu için “il Moro” lakabıyla anılan
kadar zamanda yandığını ölçüp biçen bu aygıt da, Sultan’ın şehrinde Ludovico’nun zengin mutfağında
bir bilim adamı, insan gücünü ziyan Konstantiniyye’yle Galata’yı su altından ter döken aşçılar Leonardo’nun
etmek yerine bu işleri hayvanlara birleştiren bir tünel gibi hiç hayata tasarladığı sebzeleri heykeltıraş gibi
yaptırmak üzere aygıtlar yaratan bir geçirilememiş, parşömenler üzerinde oymak zorunda kalmadıklarını beyan
mucit, sebzelere ve renklere aşık mürekkebi solana dek kalmıştı. ederek ayaklananınca o da sonunda
bir aşçı… Bademleri ezip Toskana Milano’dan heykeltıraş çağırmakta
Saraydaki maceraları bulmuştu çareyi. O, kiliselerde
Leonardo’nun varını yoğunu sanata mihrabın arkasındaki heykeller yerine,
Leonardo Da Vinci, “Spago ve bilime su gibi akıtan Milano badem ezmesinden devasa dünyalar
mangiabile”sini, yani yenilebilen senyörü Ludovico il Moro’nun yapmayı arzuluyordu hep. Eksantrik,
kordonlarını icat ettiğinde sayısız
ülkede, sayısız insanoğlunun bu sarayında mutfak ve seremonilerden fantastik hülyalarını sebzeler, meyveler
insanı kendine müptela eden sorumlu olarak geçirdiği yılları anlatan ve badem ezmesiyle canlandırmayı,
çubuklarla besleneceğini hayal Kumrular şunları söyledi: “Leonardo, fırçasıyla insan sureti çizmeye tercih
bile edemezdi. Yani spagettiyle… fırçasını resimlere saklamaya devam ediyordu. Lâkin payitaht sahibi
ederken, bıçağıyla tabaklar içine ne prensler onu bir hezeyan olarak
140 | Şubat-Mart 2022 | gastronomiturkey.com
140-143 leonardo'nun mutfağı.indd 140 21.02.2022 20:15