Çay Uzmanı Yuchi Pirim; hem ulusal hem de uluslararası platformlarda Türk çayını tanıtıyor. Kafeler,
restoranlar, oteller ve çay evleri için menüler oluşturuyor, özel harmanlama teknikleri geliştiriyor. Çay
deneyimini zenginleştirmek isteyen şefler de onunla çalışıyor.
Yuchi Pirim / Chaynik Tea
Rize denince akla ilk gelen şey şüphesiz ki çay! 4. Rize Gastronomi Günleri’nde sektörün önemli isimleriyle birlikte Türk çayı masaya yatırılırken çay demleme tekniklerinden tutun, çay turizmine kadar pek konu konuşuldu. İşte Çay Uzmanı Yuchi Pirim de orada sahneye çıkan isimlerinden biriydi.
Hemşinli Yuchi Pirim, çayı bir yaşam tarzına dönüştürmüş... Dünyanın en prestijli çay yarışmalarından biri olan Tea Master’s Cup’ta Çay Demleme ve Sunum şampiyonu olmayı başarmış.
Chaynik Tea markasını kurarak Türk çayını dünyaya tanıtmak üzere çalışmalar yapan Pirim, çay danışmanlık hizmetleri de veriyor. Çay turları deyince de ilk akla gelen isim olan Yuchi Pirim’le özel bir söyleşi gerçekleştirdik.
Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz? Çayla olan ilişkiniz nasıl gelişti?
Çayla olan ilişkim çocukluk yıllarımdan itibaren Karadeniz’in çay bahçelerinde başladı. Çayın kokusuyla, yeşilin binbir tonuyla büyüdüm diyebilirim. Ancak çayla olan bağım sadece bu doğal ortamda kalmadı. Yıllar içinde çay, benim için bir yaşam tarzına dönüştü. Çayın kültürel ve tarihsel derinliği üzerine araştırmalar yapmaya başladım ve bu beni profesyonel çay dünyasına adım atmaya yöneltti.
Türk çayını dünya sahnesine taşımak ve insanlara bu eşsiz kültürü tanıtmak için çalışmalara başladım. Zaman içinde çay hakkında uzmanlık eğitimleri aldım, uluslararası çay etkinliklerinde yer aldım ve çayın dünyadaki yerini daha yakından inceleme fırsatı buldum. Bu süreçte çayla ilgili projelerde yer almak, hem ulusal hem de uluslararası platformlarda Türk çayını tanıtmak benim için büyük bir tutku haline geldi.
Çay Demleme Şampiyonluğu öykünüzü dinleyebilir miyiz?
2019 yılında Tea Master’s Cup’ta Çay Demleme ve Sunum şampiyonu oldum. Bu yolculuk, kendimi geliştirmeye ve Türk çayını dünyaya tanıtmaya adadığım yılların bir birikimiydi.
Tea Master’s Cup, dünyanın en prestijli çay yarışmalarından biri. Her yıl dünyanın dört bir yanından katılımcılar, en iyi çay demleme tekniklerini ve sunum becerilerini sergiliyor. Ben de bu yarışmaya Türkiye’yi temsil etmek amacıyla katıldım. Yarışmadan önce aylarca hazırlık yaptım. Amacım, Türk çayının geleneksel demleme yöntemini modern dokunuşlarla birleştirip jüriye özgün bir deneyim sunmaktı. Demleme tekniği olarak çift demlik yöntemini kullandım. Sunumum ismi ‘’Kalpten Kalbe Hicaz, Türk Çay Seremonisi’’idi. Sunum sırasında çayın kültürel önemine de dikkat çektim ve bu hikaye sunumumun merkezinde yer aldı. Yarışma sonunda birinciliği kazanmak, hem benim için büyük bir onurdu hem de Türk çayının dünyada hak ettiği değeri görmesi adına önemli bir adım oldu.
Çay danışmanlık hizmetlerinizden bahseder misiniz? Kişilere/şirketlere ne gibi destekler veriyorsunuz?
Çay danışmanlığı hizmetlerimde, hem bireysel müşterilere hem de profesyonel işletmelere kapsamlı destekler sunuyorum. Danışmanlık hizmetlerim, çayın her aşamasına dokunmayı amaçlıyor. Kafeler, restoranlar, oteller ve çay evi sahipleri için çay menüleri oluşturuyor, özel harmanlama teknikleri geliştiriyorum. Ayrıca, işletmelerin müşteri deneyimini zenginleştirmek amacıyla doğru çay demleme yöntemlerini ve sunum tekniklerini öğretiyorum.Örneğin, bir işletmenin mutfağına veya içecek menüsüne özgü çay çeşitleri ekleyerek, müşterilere çayın yemekle ya da tatlılarla uyumlu şekilde nasıl sunulabileceğini anlatıyorum.
Bireysel danışmanlık hizmetlerimde ise çay severlere, çayın çeşitlerini, demleme tekniklerini ve tadımını profesyonel düzeyde öğretmek için özel atölyeler ve tadım etkinlikleri düzenliyorum. Özellikle çaya yeni başlayanlar için, çayın dünyasına keyifli bir yolculuk sunuyorum. Bunun yanı sıra, çay konusunda yeni girişimlerde bulunmak isteyenlere markalaşma, pazarlama ve ürün geliştirme alanlarında da danışmanlık yapıyorum. Çay deneyimini en üst seviyeye taşımak ve işletmelerin çayı daha etkin bir şekilde sunmalarına yardımcı olmak temel amacım.
Chaynik Tea’yi de tanıyabilir miyiz? Ürün gamınız ve hedef kitlenizden söz eder misiniz?
Chaynik Tea, Karadeniz’in zengin çay kültürünü dünyaya tanıtmayı amaçlayan bir marka olarak ortaya çıktı. Üretim sürecinde tamamen doğal ve sürdürülebilir yöntemler kullanarak hem çevreye duyarlı kalıyor hem de geleneksel Türk çayının özünü koruyoruz.
Ürün gamımız oldukça geniş. Geleneksel Türk çaylarının yanı sıra, farklı aromatik bitkilerle harmanlanmış özel çaylar, siyah çay, yeşil çay ve bitki çayları seçeneklerimiz bulunuyor. Ayrıca, Chaynik Tea olarak sadece çay değil, aynı zamanda çay deneyimini tamamlayan aksesuarlar da sunuyoruz; lale şeklindeki ince belli çay bardakları, özel çay demlikleri ve geleneksel çay ekipmanları gibi ürünlerle çay içme ritüelini bir bütün haline getiriyoruz.
Hedef kitlemizi, hem yerel hem de uluslararası çay severler oluşturuyor. Türkiye’deki tüketicilere, kaliteli Türk çayını ulaşılabilir kılarken, uluslararası platformlarda Türk çayının farklı tatlarını ve geleneksel sunum biçimlerini tanıtıyoruz. Aynı zamanda, gastronomi dünyasında çay deneyimini zenginleştirmek isteyen profesyonel şefler ve restoran sahipleri de bizimle çalışıyor. Çayın kültürel bağlarını daha derinden hissetmek herkes Chaynik Tea’nin hedef kitlesinde yer alıyor.
Türk çay kültürünü, çay demleme ve ikram şekillerini ana hatlarıyla bize aktarır mısınız?
Türk çay kültürü, derin köklere sahip ve zengin bir geçmişe dayanıyor. Türkiye’de çay, genellikle günün her saatinde içilen, sosyal bir bağ kurma aracı olarak da kabul edilen bir içecek. Çayın en bilinen demleme yöntemi, çift demlik kullanılarak yapılan demleme yöntemidir. Bu yöntem, çayın aroma ve yoğunluğunu en iyi şekilde ortaya çıkarmak için idealdir. Üst demlikte koyu çay demleyip, alt demlikte sıcak su ile çayın yoğunluğunu ayarlamak, kişisel tercihlerinizi dikkate almanıza olanak tanır. Bu da Türklerin misafirlerine karşı ne kadar ince düşünceli olduğunu göstergesidir. Ayrıca ikram edilirken, çay genellikle ince belli cam bardakta servis edilir. Bu bardak, hem çayın rengini en güzel şekilde gösterir hem de ısının daha uzun süre korunmasını sağlar.
Çay turizmi ülkemizde ne kadar yapılabiliyor? Sizce nasıl bir potansiyel var ve biz ne kadar değerlendirebiliyoruz?
Çay turizmi Türkiye’de henüz tam anlamıyla gelişmemiş bir alan, ancak potansiyeli oldukça büyük. Özellikle Karadeniz Bölgesi’nde çay üretimi çok yaygın ve bu, bölgeye turistik bir değer katıyor. Ancak şu ana kadar bu potansiyel tam anlamıyla değerlendirilmedi.
Biz Chaynik Tea olarak çay turizmini canlandırmak ve bölgeye daha fazla ziyaretçi çekmek amacıyla çay deneyim turları düzenliyoruz. Bu turlarda misafirler, çayın üretim sürecine tanıklık edebiliyor; çay toplama, üretim aşamaları, demleme ve tadım süreçlerini deneyimleyebiliyor. Aynı zamanda, yerel halkla etkileşimde bulunarak, kültürümüzü deneyimleyebiliyorlar.
Türkiye, çayın anavatanlarından biri olmasa da, çay kültürünün gelişmişliği ve üretim kapasitesi açısından dünyada önemli bir konuma sahip. Yerli ve uluslararası turistler, çayın tarladan bardağa olan yolculuğunu birebir yaşamakiçin bu tür deneyimlere büyük ilgi gösteriyor. Eğer bu potansiyeli daha iyi değerlendirir ve doğru tanıtım yaparsak, çay turizmi Türkiye’de büyük bir sektör haline gelebilir.
Gastronomi Rize etkinliği nasıl geçti?
Gastronomi Rize etkinliği bizim için oldukça verimli ve heyecan verici geçti. Karadeniz’in eşsiz doğal güzellikleriyle birleşen bu etkinlikte yerel lezzetleri tanıtma fırsatı bulduk. Etkinlik boyunca yerel mutfağın çayla nasıl harmanlandığını gösteren sunumlar gerçekleştirdik. Çay tadım seansları ve atölyeler düzenleyerek katılımcılara çayın farklı tat profillerini keşfetme imkanı sunduk. 11 ilçeyi kapsayan bu etkinlikte, ilk defa bütün ilçelerin yemek kültürünü kendi yorumlarıyla görme şansı yakaladık. Konuşma panellerinde yer alan isimlerin her biri, kendi sektörlerinde çok güçlü ve nitelikli isimlerdi. Gönül isterdi ki yerel halkımız bu isimleri dinlemek için sıraya girseydi. Ayrıca, festivalde çay dünyasının daha derin bir şekilde yansıtılmasını beklerdim. Rize gibi bir yerde, gastronominin bir parçası olan ve bölgemizin en değerli ürünü olan çaya inovatif çalışmalarla stantlarda daha etkin ve daha çok yer verilseydi, çayın katma değerli bir ürün olduğu daha net ortaya çıkardı.