Mimar Cem Sorguç’un kurucusu olduğu cmmimarlık, belirgin tasarım eğilimlerine saplanmanın mimarlığı deforme ettiği düşüncesiyle, fonksiyonun öncelliğinden ödün vermeden kullanıcının mekandan duygusal beklentilerini de ihmal etmeyen ve ruh halini hayli dinamik tutan bir mimarlık üretimini benimsiyor. cmmimarlık, kurulduğu günden bu yana yeme-içme ve konaklama sektörü içerisinde tasarım ve projelendirme doğrultusunda mimari hizmetleriyle başarılı işlere imza atıyor.
1986 yılında Mimar Sinan Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü’nde başladığı mimarlık eğitimini 1993 yılında tamamlayan Cem Sorguç, 1987-1992 yılları arası yarı zamanlı, 1992-2000 yılları arası ise tam zamanlı olarak proje ve şantiye mimarlığı yapıyor. 2000 yılından beri kurucusu olduğu cmmimarlık bünyesinde mimarlık yapmaya devam eden Cem Sorguç, Mimar Sinan Üniversitesi mimari proje atölyesinde davetli öğretim görevlisi. Sorguç ayrıca, Ulusal Mimarlık Sergisi ve Ödülleri 2014 yılı Yapı Dalı Başarı Ödülü’nün de sahibi…
cmmimarlık’ta fiziki konum, zaman yapım maliyeti ekonomisi, kullanıcıya ve fonksiyonlara dair kriterlerin doğru, estetik ve bilimsel şartlar doğrultusunda paralel ele alındığı; üslup ve genel geçer eğilimlerin baskısı altında kalmayan, çağdaş, teknolojik, kent ve çevreye duyarlı bir tasarım anlayışı güdülüyor. Mimar Cem Sorguç ile cmmimarlık’ın çalışmalarını konuştuk.
Ne zaman kuruldu, ofis olarak çalışmalarınızdan bahseder misiniz?
cmmimarlık 2000’lerin başında İstanbul’da kuruldu. Tipolojik ve ölçek olarak bir angajmanımız ve koyduğumuz sınır yok. İç mekan çalışmaları da bunun içerisinde. cmmimarlık tasarladığı yapılara iç-dış diye bakmıyor. Proje üretimlerini, ortaya koyduğu tasarım doğrultusunda bir bütün olarak ele almayı tercih ediyoruz.
Tasarım prensiplerinizi ve tarzınızı anlatır mısınız?
cmmimarlık olarak belirgin tasarım eğilimlerine saplanmanın mimarlığı deforme ettiği düşüncesiyle, fonksiyonun öncelliğinden ödün vermeden kullanıcının mekandan duygusal beklentilerini de ihmal etmeyen ve ruh halini hayli dinamik tutan bir mimarlık üretimini benimsiyoruz. Yeri, projedeki en önemli bağlam olarak ele alıp, kullanıcı, işveren, fonksiyon, form, ekonomi gibi temel öğelerin kimi koşullarda aynılığının söz konusu olabileceğine, buna karşın bir projeyi özgün kılan en önemli unsurun ait olduğu coğrafya, kültür ve iklimle birlikte o yerin benzersizliği olduğuna inanıyoruz.
Turizm sektörüne yönelik projelerinizden bahseder misiniz?
cmmimarlık kurulduğu günden beri yeme-içme ve konaklama sektörü içerisinde tasarım ve projelendirme doğrultusunda mimari hizmet veriyor. Perakendenin zincir tabir edilen alanı da butik imalatlarda bunun içerisinde. Son yıllarda ise otel, rekreasyon, Spa, restoran fonksiyonları çoğu zamanda bina ve iç mekan çalışmalarıyla birlikte ilerliyor.
Proje sürecinde nasıl bir yol izliyorsunuz?
Gerekli işlev ve işletme verilerini iş verenden edinmemiz akabinde bu işlevleri tasarım dahilinde ne kadar esnetebileceğimiz üzerinden başlayarak, çok etaplı ve bazen çok aktörlü irdeleme, öneriler süreci izliyoruz. Neticede, imalat ve kontrolüne kadar giden bir son bunu takip ediyor.
Bu alandaki projelerde nelere dikkat ediyorsunuz?
Çoğu tipoloji için de söyleyebiliriz ancak bu alanlar, nereden baksanız ticari gayesini de akılda tutmak mecburiyetinde olduğunuz sektörlerin hareket alanları. Dolayısıyla çalışması ve mümkünse diğerlerinden farklı bir yerde durarak ayrışması gerekir. İşletme avantajlarını, sürekliliğini de göz önünde tutmak gerekiyor.
Konsept oluşturulurken yatırımcı ve mimar açısından süreç nasıl işliyor?
Yatırımcı zaten gerekli yatırım şartlarını ve piyasa koşullarını edinmiş oluyor. Bu bilgiler çoğu zaman güne dair haklı veriler; fakat yarın için birtakım zaaflar içerebiliyor. Mekansal ve işletmeye dönük projeksiyonu görebilmek de mimarinin konusu ki bu minvalde de sürece dahil olabiliyoruz ve istiyoruz. Bir de tabii konsept denilen şey sadece kendi alanı dahilinde kurulmayabilir ki epeydir global olarak bunu görüyoruz. Hepsi değil tabii ama yatırımcının tek bakış açısının bazen durumu kitlediği de aşikar.
Otel ve mekanlarda endüstriyel mutfağın konumlanmasında şeflerle bir çalışmanız oluyor mu?
Evet. Genelde ilgili mutfağın şefinin yönlendirmesiyle mutfak ekipman ve kurgusu neticeleniyor ki bu da aslında sabit bir şey değil. Her şefin yoğurt yemesi farklı. Konumu değil belki ama mutfak kurgularının şeflerle değişmesi malum değil mi zaten?
Bugüne kadar sizi en iyi yansıttığını düşündüğünüz projeniz hangisi? Neden?
Buna cevap vermek güç. Kafamızdan geçip bunu hasara uğramadan hayata geçirdiğimiz proje bizi yansıtabilir.
Günümüz tasarımlarını, özellikle turizm sektöründekileri nasıl değerlendiriyorsunuz ve geleceği nasıl öngörüyorsunuz?
Tasarım hangi alana dahil olursa olsun kendi ekonomisi ve sosyal motivasyonuyla kıymetleniyor. Turizm sektörünün çeşitlenmesi ve sektör tipolojisinin konaklama ve servislerine dair günümüzde geçirdiği değişim mekansal yansımalarını da bulmakta. Artık konvansiyonel konaklamaların yanı sıra ev-otel, mutfak-restoran gibi ara çözümler, talepler ortaya çıktı. Air-bnb ve muadilleriyle Türkiye’de de yeme-içme sektörünün geçirdiği değişim ve bunun dahilinde yaşanan ‘niş’leşme sektörün ana damarlarını da etkiliyor ve bahsettiğim çeşitlemeyi, kentsel yaşamın güncelliğini ve hareketini olumlu yönde etkiliyor. Fakat ekonomik, politik ve toplumsal moral bu sektörün bir numaralı ayak bağı. Bu tür zamanlarda değil risk alan projeler, bildik yaygın atılımlar bile kendini tutuyor. Lafın özü, gelecek dediğimiz sektörlerden, mimariden ve hatta insanlardan bağımsız ve tekil davranamadığı, her şeyin birlikte ve etkileşimde olduğu bir büyük mefhum.
Fark yaratacak işler ortaya koymak için Türkiye’de başlıca hangi temel koşullar olmalı?
Risk alma ve yeni metaforların besleneceği koşulların oluşmasıyla bu koşulların sürdürülebilir hale gelmesi lazım.
Son olarak, son dönemde hangi projelerde çalıştınız ve gelecek planlarınız neler?
Tek ev, apartman, yerleşke gibi farklı ölçeklerde konut projelerimiz devam ediyor. İki yıldır projelendirdiğimiz bir turizm yapısını bitirmeye, Türkiye Merkez ofisi iç mekan tasarımını tamamlamaya ve genel bir yarışmayla kazandığımız bir eğitim yapısını da hayata geçirmeye çalışıyoruz.
cmmimarlik.com.tr