Zarafet ve konforu bir arada sunan Alavya Hotel, her detayın düşünüldüğü hizmet anlayışı ve özenle
kurgulanmış yapısıyla konuklarını ağırlıyor. Otelin öne çıkan özelliklerinden biri ise Ege Bölgesi’nden
ilham alan menüler sunan yeme-içme alanları. MITU Café & Bistro ve MITU Lokanta ve Alavya
Pastane keyifli buluşmaları lezzetleriyle taçlandırıyor.
2013 yılında Alaçatı’da hizmet vermeye başlayan Alavya Hotel, geniş bir avlunun içinde sakız, dut, zeytin, hünnap ağaçlarının arasına serpiştirilmiş altı taş evde yer alan 25 farklı odasıyla hizmet sunuyor. Geçmişte çocukların ağaçlarından meyve koparıp yedikleri, bir dönem ise yaz geceleri açık hava sineması olarak kullanılan bu bahçeyi Alavya’ya dönüştüren isimler, Rana Erkan Tabanca ve Erol Tabanca. Tabanca çifti bu mekânın sıra dışı tarihinden ilham alarak sihrini yaşatmaya karar vermişler. Ardından ise dünyaca ünlü projelere imza atan Polimeks Holding’in mimari ekipleri tarafından eskiye saygı gösterilerek ve ileri teknoloji kullanılarak inşaat süreci gerçekleştirilmiş. Otel, bir Alaçatı aşığı olan dünyaca ünlü Tasarımcı ve İç Mimar Hakan Ezer’in sınırsız sanat, mimari ve tarih bilgisiyle harmanladığı incelikli zevkiyle tasarlanıp döşendi.
Detaylara önem veren hizmet anlayışı
Şehrin karmaşasından kaçmak ve ruhunuzu dinlendirmek için çok keyifli bir alternatif yaratan Alavya’da güne erken başlayıp yoga yapabilir, bisikletle Alaçatı’nın tarihi sokaklarını gezebilirsiniz. Ya da Alavya’dan hiç çıkmadan günü ve geceyi her biri birbirinden farklı sanat eserleriyle donatılmış bu mekânda geçirebilirsiniz. Alavya’da zarafet ve konforu bir arada sunan bir anlayışla dekore edilen odalar bulunuyor. Bu odalar farklı özelliklere sahip. Öyle ki, bazıları kendi özel balkonuna sahipken bazılarının üstü açık özel terası bulunuyor. Ayrıca bazı odalardan Alaçatı manzarasını izleyebilirsiniz. Duvarların özel tasarımından raflarında yer alan kitaplara kadar her detayın düşünüldüğü odalarda konfor ise üst düzeyde.Alavya için önemli bir diğer konu ise; sürdürülebilirlik... Uzun yıllardır aynı ekip ile hizmet vermeye devam eden otelde odalarda kullanılan buklet ürünlerinden restoranda kullanılan peçetelere kadar sıfır plastik ve geri dönüşümlü ürünler kullanılıyor. Mutfaktaki atıklar kompost yapılıp tarım yaptıkları alan için gübre haline getiriliyor. Ayrıca her Pazartesi çevre temizliği yapılıyor.
Ege Bölgesi’nden alınan ilham ile şekillenen menü
Alavya Hotel’in bünyesinde MITU Café & Bistro, MITU Lokanta ve Alavya Pastane yer alıyor. Otelin mutfağı ise Şef Hüseyin Pancar’a emanet. 17 yıldır sektörde hizmet sunan Şef Hüseyin Pancar, 2013 yılından beri Alavya Hotel bünyesinde hizmet veriyor. Aynı zamanda özel organizasyonlarda Alavya Organizasyon & Catering markasıyla da hizmet verdiklerini söyleyen Pancar, “Mutfakta en önem verdiğim konu, her ürüne saygı gösterilmesi, ürünün tabağa ulaşana kadar geçirdiği sürecin hikâyesi ve tüm bu süreçte harcanan emek... Benim için eski daha çok yeni. Alaçatı’nın yerlisiyim ve burada yaşayan yerel çiftçilerle tarlada, pazarda bir aradayım. Bu durum otel mutfağının gelişimine de katkı sağlıyor” diyor. Tüm yeme içme alanlarında kullanılan ürünler bölge pazarlarından ve balık mezatlarından tedarik ediliyor. Balıkların günlük olmasına da ekstra özen gösteriliyor. Sıfır atık prensibiyle hizmet sunan mutfakta her malzeme değerlendiriliyor. Bölgede yetişen otlar ve zeytinyağı ise mutfakta başrolde. Otelin mutfağında Electrolux Professional ile çalıştıklarını söyleyen Pancar, markanın sağladığı avantajları şöyle sıralıyor: “17 yıldır sektörde çalışan biri olarak ekipmanın gücü ve sağladığı avantajlar şeflere de hem çeşitlilik hem de farkındalık yaratma olanağı sağlıyor. Benim için kullanılan ekipmanların teknik özellikleri ve bunun malzeme üzerindeki etkileri en önemli unsurlardandır. Bu anlamda Electrolux Professional ile çalışmaktan çok mutluyum. Sektörde fark yaratan bir firma, Electrolux Professional... Ekibim ve ben bu ekipmanlarla yemek yaparak yeni hikâyeler yaratmanın coşkusunu yaşıyoruz.”
www.alavya.com