Çalışkanlık, azim, beceri ve iş birliği

Çalışkanlık, azim, beceri ve iş birliği
Güneysu Kadın Girişimi, kadınların beraberken ne kadar güçlü olduklarının, kooperatifleşme ile bunu nasıl bir iş gücüne dönüştürebileceklerinin somut bir örneği. Başkan Seda Saadet Kazdal öncülüğünde yöresel ürünler üretiyor, işliyor ve pazarlıyorlar. Yörenin özel lezzeti kırmızı saplı pazıyı ata tohumuyla yaşatıyorlar.

Rize’nin Güneysu ilçesinde henüz bir yılı geride bırakan ama az zamanda önemli işler başaran bir girişim var: Güneysu Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi. Tamamı ev hanımlarından oluşan bu kooperatifin öncülüğünü İstanbul’da okuduktan sonra memleketine dönen Seda Saadet Kazdal yapmış.

Bu küçük ve genellikle erkeklerin her anlamda ön planda olduğu ilçede, çalışkanlıklarıyla, azim ve becerileriyle varlık gösteriyorlar.

Karalahana ve kırmızı saplı pazı üreten kadınlar, bulundukları yörenin özel lezzeti kırmızı saplı pazıyı ata tohumuyla yaşatıyorlar. Kaybolmaya yüz tutan yöresel ürünlerin yerelde üretilmesi için çalışıyorlar. İnşaatından masasına, penceredeki perdesinden duvar boyasına kadar herşeyini kendileri yaptıkları dükkanlarında günlük ev yemekleri yapıyorlar.

Kooperatif Başkanı Seda Saadet Kazdal, kısa vadede markalaşmak ve üretimi artırarak ulusal pazara çıkmak istediklerini söylüyor. Kazdal, uzun vadede daha çok kadına ulaşarak başarıyı çok daha büyük yerlere taşımak istiyor.

Kooperatifin kuruluş amacı nedir?

Hangi ihtiyaçtan doğdu? Hangi kurum ve kuruluşlardan destek alındı? Hayatım boyunca annem ve ablalarım üzerinden yaşadığım yerdeki kadınlar için hep bir şeyler yapmak istedim. Pandemide üniversiteden döndüğümde, doğanın, toprağın ve doğal yaşamın korunmasının ne kadar kıymetli olduğunu anladım. Herşey aslında bu istek ile farkındalığın birleşmesiyle oldu.

Buradaki kadınların ne kadar çalışkan olduğunu, bu çalışkanlıklarının hem sosyal hayatta hem de ekonomik olarak bir geri dönüşünün olması gerektiğini düşündüm ve kooperatif fikri ortaya çıktı.

Kooperatifi kurarken herhangi bir kurum veya kuruluştan destek almadık. Kurduktan sonra, bağlı olduğumuz Ticaret Bakanlığı’nın KOPDES projesinden faydalanarak ilçemizdeki küçük işletmemize endüstriyel mutfak ürünlerimizi aldık.

Üye profiliniz nasıl? Hangi yaş grubu, meslek vs...

İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi mezunuyum. Benim dışımda, kooperatif üyelerimizin tamamı ev hanımı. Yaş ortalaması 26-45 arasında ve birbirinden becerikli kadınlardan oluşuyor.

Hangi ürünler üretiliyor? Üretim sürecinde hangi geleneksel yöntemler kullanılıyor?

İnşaatından masasına, penceredeki perdesinden duvarındaki boyasına kadar her şeyini kendimiz yaptığımız dükkanımızda günlük ev yemekleri yapıyoruz. Yola çıkarken kooperatif üyelerine hep şunu söyledim: Bu coğrafya, bu topraklar bize ne veriyorsa, biz onları işleyeceğiz.

Sıfır atık başlıca ilkelerimiz arasında. Meyvelerimizi dalından toplayarak reçel yapıyoruz; reçelleri hem dükkanımızda sabah kahvaltısında ikram ediyoruz hem de satıyoruz. İlçedeki kadınlardan fasulye alıyoruz; bu fasulyelerle turşu kuruyoruz. Bunların yanı sıra kooperatifimizde sofra turşusu ve kahvaltılık soslar hazırlıyoruz.

Beni en çok heyecanlandıran ve ileride çok daha büyük bir projeye dönüşeceğinden emin olduğum, yöresel ürünlerin yerelde üretilmesi ve yerelde satışının sağlanması projesi kapsamında, ilçedeki kadınlarla birlikte karalahana ve kırmızı saplı pazı üretiyoruz.

İlk başladığımızda, bizim yöreye ait olan kırmızı saplı pazının ilçede kaybolduğunu fark ettik. Çocukken benim de bahçemizde çokça gördüğüm kırmızı saplı pazının yerini artık yeşil olanı almıştı. Hemen kırmızı saplı pazı için ata tohumu arayışına girdim. Ardeşen ilçesinde ata tohumuyla ilgilenen bir hanımefendiye ulaştım ve hem ondan hem de belediyenin seralarıyla ilgilenen Hatice Hanım’dan tohum aldık. İlçedeki kadınlara bu tohumları dağıttık. Şimdi o tohumlar fidan oldular. Tamamen büyüdüklerinde kadınlardan ürettiklerini satın alacağız ve bizden istenildiği gibi tasnifleyip ürünleri teslim edeceğiz.

Ürünlerinizi nasıl pazarlıyorsunuz? Kooperatif üyeleri kendi ürünlerini nasıl tanıtıyor?

Ürünlerimizin satışını dükkanımızdan ve sosyal medya hesabımız üzerinden sağlıyoruz. Kooperatif üyelerinin kendi ürünleri yok. Kooperatifte ortak ürettiğimiz ürünlerimiz var ve hepsinin tanıtımı tek kanaldan yapılıyor. Bunun yanında, ürettiğimiz karalahana ve pazıyı, yöresel yemekler yapan ve yerel üreticiye çok önem veren bir işletme olan Naila Karadeniz Mutfağı’na veriyoruz.

Karşılaştığınız en büyük zorluklar neler? Nasıl aşıyorsunuz?

Zorluk aslında yola çıktığımız ilk andan itibaren başladı. Hiç kimse bize inanmadı, gereksiz zaman harcadığımızı ve bunun bir karşılığının olmayacağını iddia ettiler. Zaman zaman bu söylemler, kooperatif üyelerinin motivasyonlarının düşmesine sebep oldu. Ben hiçbir zaman başarısız olacağımıza inanmadım. Bizim istedikten sonra yapamayacağımız hiçbir şey olmadığını, sadece zamana ve çalışmaya ihtiyacımızın olduğunu vurguladım.

Kooperatifin kuruluş aşamalarını fotoğraflayıp küçük işletmemizdeki bir duvara astım; o fotoğraflara ara sıra inanç, başarı ve çalışmakla ilgili cümleler yazıyorum. Çünkü o fotoğraflarda inanç, başarı ve azim var. İlçemiz küçük ve genellikle erkeklerin her anlamda ön planda olduğu bir yer; bu anlamda kadınların öne çıkacağı bir işe girişmek oldukça zor oldu. Kimsenin size inanmadığı ve yapacağınız işin büyük resimde neyi ifade ettiğini anlatmanın zorluğunu farkındaydım. Zaman geçtikçe hem ilçede hem de çevrede kabul ve saygı gördük. Geçmişe dönüp baktığımızda, kısa zaman aralığında nasıl yol aldığımızı görmek müthiş mutlu ediyor.

Kooperatif sayesinde ne gibi kazanımlar elde ettiniz? Hem kişisel hem de toplumsal anlamda neler değişti?

İnanılmaz insanlar tanıdım ve hayatıma dair artık neyi istediğimi ve istemediğimi çok iyi biliyorum. İsteklerim doğrultusunda adım atıyorum ve çok mutluyum. Kişisel olarak, artık bana inanan ve beni destekleyen insanların olduğunu bilmek her anlamda motivasyonumu artırıyor. Hep daha fazlasını yapabilmek için daha çok çalışmam gerektiğini biliyorum ve en büyük motivasyon kaynağım inanan insanların varlığı. İlçede artık çalışkanlığımızla, azmimizle ve becerimizle bahsedilen kadınlar olarak varlık gösteriyoruz.

Diğer kadınlar için bunun bir örnek oluşturduğunu düşünüyorum. Çünkü çoğu kadın aynı özelliğe sahip; sadece bunu gösterebileceği bir alan yok. Belki onlar da kendileri için bir alan arayışına girebilirler.

Gelecek hedeflerinizde neler var?Yeni projeleriniz, yeni fikirler...

Uzun vadede, gelecek hedeflerimde daha çok kadına ulaşarak başarıyı çok daha büyük yerlere taşımak var. Kadınların, kendilerini alanlarının dışına çıkmadan, zaten günlük hayatta yaptıklarıyla başarıya ulaşmalarını ve bunu yaparken kendilerini bir yere ait hissetmelerini istiyorum. Kadınlar arasındaki etkileşimi ve iletişimi artırmayı, beraberken ne kadar güçlü olduklarını, kooperatifleşme ile bunu nasıl bir iş gücüne dönüştürebileceklerinin somut bir örneği olmak istiyoruz.

Kısa vadede ise markalaşmak, üretimi artırarak ürettiğimiz ürünlerin ulusal pazarda satışını sağlamak istiyorum. Şu an var olan yerel üretim projesini genişletmeyi ve ürün yelpazesini artırarak kaybolan değerlerimizi kadınlar üzerinden güncel bir şekilde tekrar hayatın, mutfağın ve ilişkilerin içine sokmayı hedefliyorum.

Güneysu gibi bölgelerde kadın girişimciliğinin önemi nedir? Toplumsal cinsiyet eşitliğine katkısı nasıl oluyor?

Kadın girişimciliğin Türkiye’nin her yerinde önemi çok büyük.Bir toplumun en küçük yapısını aile oluşturuyor. Aile içerisinde annenin rolü tartışılamaz. Kooperatif üyelerinin benim dışımda hepsi anne olduğu için gözlemlerimi aktarıyorum. Bir ailede anne mutlu ve huzurluysa, kendini ifade edebildiğim, geliştirebileceği bir ortamda bulunuyorsa, bütün bunlar her anlamda olumlu geri dönüş sağlıyor. Hele ki küçük yerlerde bunun öneminin çok daha fazla olduğuna inanıyorum. Çünkü kadınlar, zaten toplumsal bir baskının içinde doğdu ve büyüdü; belki de o baskının gelişmesine zaman zaman katkı sağladı.

Kadınlara hayatları boyunca bildiklerinin dışında bir alan açıldığı zaman, burada çalışma hayatından bahsediyorum, her şeyin değişebileceğini göstermiş oluyorsunuz.

Kadınlar artık çalışma hayatının içindeler ve ekonomik olarak bir kazanç elde ederken, kazandıkları bir saygınlık da var. Erkeklerin her anlamda daha ön planda olduğu yerleşim yerlerinde, kadınların bir şeyler yapabilmek için öne çıkması ilk başta biraz zor olsa da, sonunda kabul görüyor ve herşey yoluna giriyor.

Kooperatif üyelerinin sosyal hayatlarına ve ailelerine etkisi oldu mu?

Kooperatifi kurduktan sonra gördüm ki, kadınlar her zaman bir şeyler yapmak istiyorlar; ancak birinin onlar için bunu başlatması gerekiyor. Başladıktan sonra etkileşim hızlıca kuruluyor. Etkileşim sadece kadınlar arasında değil, yaşadığı toplumda ve aile içinde de bunun etkisini görebiliyoruz. Kooperatif üyelerinin aylık kazançlarından eşlerine borç para verdiğini duyuyorum. Bunu söylerken o mutluluğu hissedebiliyorsunuz. Kendi kazandığı parasından eşine borç para verebilmek, küçük bir yerde yaşayan kadınlar için harika bir şey.

Hayatınıza dair planlar yaparken bunu kendi ekonomik planlamanıza göre yapmak, birey olabilmenin en güzel örneklerinden biri. Kooperatif, bu anlamda kendini bir yere ait hissetmenin en güzel örneği; bunu başarıyor olabilmek de benim için en güzel yanı.

Yorum Yaz

captcha