Gündüzleri beach, akşamları ocakbaşı konseptiyle konuklarını ağırlayan Danış Restaurant, şişte künefe ve dana kaburgasına sarılı zırh kebabı gibi imza lezzetleriyle beğeni topluyor. Sunduğu hizmet ve lezzetleriyle iddialı Danış Restaurant kısa vadede dünyanın önemli şehirlerinde de şubeleşmek için çalışmalarına devam ediyor.
Röportaj: Gülçin Acar
gulcin.acar@rafinemedya.com
Bodrum Küçükbük Koyu’nun en güzel noktalarından birinde, Mare Deluxe Residence içerisinde yer alan Danış Restaurant, koyun doğal güzelliğini bozmadan misafirlerine konforlu ve keyifli vakit geçirebileceği bir ortam sunuyor. Gündüzleri beach akşamları ise iddialı bir ocakbaşı restoranı olarak hizmet sunan bu işletme, yaklaşık 22 yıllık sektör deneyimine sahip Danış Ulaç imzasına sahip. Ulaç, restoranın açılış hikayesini şöyle anlatıyor: “Ben 22 yıldır Bodrum ve İstanbul’da pek çok popüler mekanın işletmeciliğini yaptım. Bu tecrübelerim sonucunda Fatih Yollu ve Nedim Kaya ile birlikte Gündoğan Küçükbük’te kendi adımı verdiğim Danış Restaurant’ı hayata geçirdik. Hayatımın her döneminde iddialı projelerin içerisinde yer aldım ve çalıştığım her yerde misafir memnuniyetini ön plana koydum. Bana göre restoran açmak ortaya bir iddia koymak ve iddianın altını doldurmaktır. Danış markasının kodlarında, yerel lezzet ve kültürümüzden aldığımız gücü, modernize ederek dünyaya açmak var. Bu nedenle markayı oluştururken Türkiye başta olmak üzere yurt dışı ayağına kadar her şeyi düşündük.” Şu anda sadece Bodrum’da hizmet sunan markanın İstanbul, New York, Londra gibi şehirlerde de şubeleşme hedefi bulunuyor.
İmza lezzetleriyle beğeni topluyor
Danış Restaurant’ın yeme-içme sektöründe trend belirleyici olma hedefi bulunuyor. Bu nedenle hem konsept hem de menü çok titizlikle çalışılmış. Gündüzleri beach konseptinde menüde ahtapot, el yapımı makarnalar ve özenle hazırlanan pizzalar başrolde bulunuyor. Daha çok Akdeniz mutfağından örneklerin yer aldığı menü akşam servisiyle birlikte bambaşka bir hale bürünüyor. Bu sefer Gaziantep, Hatay ve Ege mezeleri başta olmak üzere, ciğer, çöp şiş, lahmacun, alinazik, patlıcan kumpir gibi geleneksel tatlar misafirlerin beğenisine sunuluyor. Kaburga yağının Adana kebabının içine işlemesiyle ortaya çıkan Zırh kebabı menünün en sevilen lezzetlerinden birini oluşturuyor. Ayrıca tel kadayıfın Hatay’dan gelen özel kaymak ve peynir ile birleşmesiyle oluşan ve kebap şeklinde şişe sarılarak kömür ateşinde ağır ağır pişirilen şişte künefe de misafirlerden tam not almayı başarıyor. Ulaç, “Yaptığımız ve sunduğumuz yemeklerin lezzetini arttırmak için farklı yörelerden, farklı lezzetler tadıyor, geleneksel tatları kendimize göre yorumlayarak farklı lezzet ortaya çıkarıyoruz. Bizim için iyi bir yemek öncelikle görsel açıdan tatmin etmeli. Buna bağlı olarak malzemelerimizin hepsini, kendi yöresinden özel olarak tedarik etmeye çalışıyoruz. Mesela künefe peynirini Hatay’dan, fıstığını Gaziantep’ten, zeytinyağını Bodrum’dan alıyoruz. Tabi bir de kullanılan malzemelerin mevsimine göre seçilmesi çok önemli. Bu konuda da hassas bir çalışma yürütüyoruz” diyor.
www.danisturkiye.com