NovaVera, dünyanın en kaliteli zeytinyağı üreticisi olarak tescillendi

NovaVera, dünyanın en kaliteli zeytinyağı üreticisi olarak tescillendi
NovaVera, Ayvalık ve Manisa’da bulunan 55 bin ağaçtan elde ettiği zeytinyağlarıyla, 2024 yılında dünyanın en iyi üreticisi olarak seçildi. Kurucusu Bahar Alan, “Çevrenin ve doğanın dengesini bozmadan, sürdürülebilir bir üretim anlayışıyla hareket ediyoruz” diyor.

Bahar Alan, ODTÜ Endüstri mühendisliği mezunu ve uzun yıllar bilgi sistemleri alanında çalıştıktan sonra emeklilik dönemi için Ayvalık’ta bir zeytin bahçesi alarak bu yolculuğa çıkmış. “Daha kaliteli ve sağlıklı zeytinyağını nasıl üretirim?” ilkesiyle çıktığı bu yolda 2024 EVOOWR’de (Natürel Sızma Zeytinyağı Dünya Sıralaması) 5 kıtadan 21 bin zeytinyağı içerisinde “Dünyanın En İyi Zeytinyağı Üreticisi” seçildi. Bu başarı, bir Türk markasının uluslararası zeytinyağı sıralamasında ilk kez liderliğe yükselmesi açısından büyük önem taşıyor.

Bahar Alan, zeytinyağına olan ilgisinin kaynağının annesi olduğunu düsünüyor. Annesinin Bursalı olması nedeniyle çocukluğundan itibaren zeytin ve zeytinyağı, mutfaklarının vazgeçilmez bir parçası olmuş. 2016 yılında aldığı zeytin bahçesinde olan zeytinleri sağlıklı bir şekilde işlemek için 2017’de NovaVera’yı ve 2018’de de üretim tesisini hayata geçirmiş.

Zeytinyağı üretimi ve tadımı konusunda Amerika’da ve Türkiye’de eğitim alan Bahar Alan, çocukların bile güvenle tüketebileceği kadar kaliteli ve sağlıklı yağlar üretme ilkesi ile her yıl çıtayı yükseltiyor. Ayvalık ve Manisa’da bulunan 55 bin ağaçtan elde ettiği zeytinyağlarıyla, 2024 yılında dünyanın en iyi üreticisi olarak seçilen NovaVera’nın Kurucusu Bahar Alan ile ödülün detaylarını ve hedeflerini konuştuk.

NovaVera’yı göğsümüzü kabartan bu ödül için tebrik ederek başlamak istiyorum. Bize EVOOWR ödülünün detaylarını anlatabilir misiniz?

EVOO World Ranking, dünya çapında en kaliteli zeytinyağlarını ödüllendiren ve sıralayan bir platform. “EVOO” terimi, “Extra Virgin Olive Oil” (Natürel sızma zeytinyağı) anlamına gelir. Bu platform, zeytinyağı sektöründe üreticiler için bir referans noktası olup, tüketicilere de en kaliteli zeytinyağlarını tanıma fırsatı sunar. Zeytinyağı üreticileri tarafından gönderilen tüm zeytinyağları, yıl boyunca dünyanın 28 farklı ülkesinde 20 jüri üyesi tarafından değerlendiriliyor. Değerlendirme süreci, zeytinyağının kimyasal ve duyusal analizlerini içeren titiz testlerden oluşur. Kör tadımlar sayesinde markadan bağımsız, tamamen objektif bir puanlama yapılır. EVOO World Ranking, yıllık olarak yapılan zeytinyağı yarışmalarından elde edilen sonuçlara dayanarak, dünya genelindeki üreticileri ve markaları sıralar. Sıralama; zeytinyağlarının kalitesi, tatları, kokuları ve üretim süreçlerine dayalı değerlendirmelere dayanır.

NovaVera olarak 2024 yılında 8.362 puanla dünya birincisi olduk. En yakın rakibimizi bin 632 puan farkla geride bırakarak büyük bir başarıya imza attık. Bu başarı, yalnızca NovaVera için değil, aynı zamanda Türk zeytinyağı sektörünün küresel arenada hak ettiği yeri alması açısından da büyük bir adım.

Size bu ödülü getiren zeytinlerin sağlığı için neler yapıyorsunuz?

Ayvalık’ta 200 dönüm, Manisa’da ise bin 600 dönüm zeytinliğimiz var. Zeytinliklerimizde tamamen organik bakım uyguluyoruz. Bu sayede toprağın doğal yapısını koruyor ve sağlıklı ağaçlar yetiştiriyoruz. Kimyasal pestisitlere yer vermeden, ağaçlarımızı deniz yosunu gibi doğal besleyicilerle destekleyerek meyve tutulumunu artırıyoruz. En büyük önceliğimiz, doğanın dengesini bozmadan sürdürülebilir üretim yapmak. Ayrıca, kendi fabrikamızda sadece kendi zeytinlerimizi işleyerek kaliteyi baştan sona kontrol altında tutuyoruz. Böylece zeytinin dalından şişeye kadar her aşamasını titizlikle kontrol ediyor, en yüksek kaliteyi garanti altına alıyoruz.

Sağlıklı ve kaliteli zeytinyağı ne demek?

Zeytinin içerisinde polifenol denilen bir madde var. Polifenol ağacın bağışıklık mekanizması diyebiliriz. Ağaç ne kadar strese girerse o kadar yüksek polifenollü yağ veriyor. Yani biz ağaçları bol bol sulayalım ve bol bol zeytin alalım dediğimizde evet ağaç belki zeytin veriyor ama önce gereğinden fazla sulama ile köklerine zarar veriyoruz sonrasında da aldığımız zeytinler doğal süreç ile büyümediği için polifenolü ve besin değeri olmuyor. Zeytin ağacının dönem dönem susuz kalma stresine de ihtiyacı var, böylelikle hem kendini tamir ediyor hem de besin değeri yüksek meyve veriyor. Bu süreci doğal akışına bıraktığımızda üretilen yağ da sağlıklı ve kaliteli oluyor.

Geleneksel zeytin yetiştiriciliğimiz 2023 yılında UNESCO Acil Koruma Gerektiren Somut Olmayan Kültürel Miras listesine kaydedildi. Siz hangi yerel zeytinlerimizi yetiştiriyorsunuz?

Biz yerel zeytin çeşitlerini destekliyoruz, çünkü bu türler bulundukları ortama yüz yıllardır uyum sağlamış ve o ekosistemin bir parçası haline gelmiştir. Şu an yetiştirdiğimiz zeytin çeşitlerimiz Ayvalık-Edremit, Gemlik, Memecik, Yamalak Sarısı, Trilye ve Uslu. Örneğin son dönemde ticari kaygılarla yetiştirilen Arbequina çeşidi kuraklığa uyum sağlamamış bir hibrit zeytin çeşidi, bizim doğamıza uyumlu bir zeytin çeşidi değil, sürekli damlama sulama da yapılsa yer altı su kaynaklarını kontrolsüz bir şekilde kullanmak ekosisteme geri dönüşü olmayan zarar veriyor.

EVOOWR listesinde en iyi üretici ödülü haricinde farklı ürünlerinizin aldığı ödüller de mevcut ve bazılarının zeytin çeşitleri “Blend” olarak belirtilmiş, “Blend” karışımınızın özelliklerinden bahsedebilir misiniz?

Zeytinyağında tek çeşit zeytinden yapılan kaliteli ürün her zaman çok daha kıymetlidir. Fakat iki farklı zeytinden üretilmiş zeytinyağını belirli oranlarda karıştırıp çok güzel lezzetler de ortaya çıkartabiliyorsunuz. Yeni bir zeytinyağını bu şekilde ortaya çıkarmak da çok keyifli bir süreç, ufak dokunuşların lezzette yarattığı farkı da görebiliyorsunuz. Örneğin bizim “Chefs Blend” yağımızı Japonya distribütörümüz ve aynı zamanda da zeytinyağı tadımcısı olan Şef Hiromi Nakamura ile yaptık, Japonya pazarında satılıyor ve çok beğenildi. Blend’i ürünümüzü ayrıştırmak için de kullanıyoruz. Çok yüksek polifenollü bir ürünümüzde Amerika pazarı için üretildi, hatta Kasım ayından bu yana Amazon’un seçimi olarak ürünümüz öne çıkarıldı. Uslu zeytinini de “limited edition” (limitli üretim) olarak ürettik. Çünkü her sene aynı ürünü aynı şekilde işleyemiyoruz.

NovaVera’nın ekosisteme sağladığı takdire şayan konulardan da okuyucularımıza bahseder misiniz?

Biz, çevrenin ve doğanın dengesini bozmadan, sürdürülebilir bir üretim anlayışıyla hareket ediyoruz. Fabrikamızın tüm elektrik ihtiyacını yenilenebilir enerji kaynaklarından, çatımızı kaplayan güneş enerji panellerinden sağlıyoruz. Zeytinyağı üretiminde çevreye olan etkilerimizi en aza indirmeye özen gösteriyoruz. Zeytinin içerisinde bulunan polifenoller, suyla birlikte yağdan ayrılıp çözünüyorlar. Eğer bu su atılacak olursa, polifenoller de kaybolur ve büyük bir değer kaybı yaşanır. Bu nedenle, biz üretim sırasında hiçbir şekilde su kullanmıyoruz; sıkımı tamamen susuz bir şekilde yapıyoruz. Bu da daha kaliteli zeytinyağları üretmemize olanak tanıyor. Ayrıca, zeytinyağı üretiminde çıkan katı pirinayı (zeytin posası) da çevre dostu bir şekilde değerlendiriyoruz. Pirinayı, biyokütle enerjisi üretimi için geri dönüştüren tesislere veriyoruz. Böylece, çevreye hiçbir atık bırakmadan, tamamen geri dönüşümlü bir üretim süreciyle faaliyet gösteriyoruz.

Yorum Yaz

captcha