Fenerbahçe’de geçtiğimiz aylarda kapılarını açan Babayani, ekmek, kruvasan ve patisserie ürün gruplarıyla hizmet sunuyor. En iyi ürünü sunmak için çok titizlikle seçilen malzemeler ustalıkla birleşiyor. Mevsimselliğin önemsendiği bu dükkânda her dönem sürprizli ve keyifli lezzetler deneyimleyebilirsiniz.
Sinan Aksoy tarafından geçtiğimiz Mart ayında açılan Babayani, taze ve mevsimsel malzemeler kullanılarak günlük hazırlanan lezzetleriyle kısa sürede müdavimlerini yarattı. İşin ehli ancak özentisi ve gösterişi olmayan anlamlarına gelen babayani kelimesi aslında bu mekânın konseptine de çok uyuyor. Mekânın yeşil bitkilerin ve ahşap malzemenin ön planda olduğu sade dekorasyonu ve camla kaplı dış cephesi ferahlık algısını ön plana çıkarıyor. Dükkânın ön kısmında adeta küçük bir park alanında oturuyor gibi hissediyorsunuz. Sabah 8.00, akşam 20.00 saatleri arasında hizmet sunan mekân Salı günleri kapalı. İlk olarak mahallesine hitap eden Babayani, al götür konseptiyle hizmet veriyor. Dolayısıyla bu konsepte uygun ürünler tezgâhta yerini alıyor. Dükkânın oturma alanlarında bir şeyler deneyimlemek istediğinizde ise uygun porsiyonlarda ve sunumda hazırlanan lezzetleri elinizle tüketebiliyorsunuz. #eldeyemeninkeyfi hastagini de kullanan Babayani, konuklarına rahat hissedebilecekleri sade ve lezzetli bir deneyim yaşatıyor. Bu lezzetli dükkânın Kurucusu kendisi de fırıncı olan Sinan Aksoy. ‘Hayatta ne yaparsan en iyisini yapmaya çabala’ felsefesini benimseyen Aksoy, 15 aylık bir Ar-Ge sürecinin ardından Babayani’nin kapılarını açmış. En iyi ham maddenin peşinde yoğun ve titiz bir çalışma yürüten Aksoy, ürünlerinde kullandığı vanilyayı Reunion Adası’ndan getirtiyor. Çarşamba günleri Kadıköy Özgürlük Parkı’ndaki, Pazar günleri ise Feriköy’de kurulan organik pazardan sebze ve meyve tedarikini gerçekleştiren Babayani’de malzemelerin çoğu bu kriterlere uygun seçiliyor.
Babayani markasını kurmadan önce ABD ve Fransa’da hem eğitim görmüş hem çalışmış Aksoy’un konseptinde gördüğümüz hassasiyetin ardında aslında tüm bu deneyimler de çok önemli bir yer tutuyor. Aksoy, fırıncılık serüvenini şu sözlerle anlatıyor: “2009’da kurucu ortağı olduğum Works reklam ajansından ayrıldım ve ellerimle bir şeyler yapmak adına 2010 yılında New York’ta French Culinary Institute’de Profesyonel Ekmek eğitimi aldım. Ardından ise Paris’te bulunan Ferrandi’de aşçılık eğitim aldım. Eğitimlerin ardından ilk olarak bir Michelin yıldızına sahip La Chassagnette, Arles’te çalıştım. Burada birçok değerli şey öğrendim ama en önemlisi restoran işinin benlik olmadığını öğrendim. Ardından Paris’te bulunan Gontran Cherrier’de çalıştım. Burası benim ilk çalıştığım fırındı. O dönem altı aylık bir işletmeydi ardından özellikle Uzak Doğu’da çok büyüdü. Kruvasan ve ekmek sanatını burada öğrendim. İş deneyimlerim arasında New York’ta aralıksız artizan ekmek üreten fırın Pain d’Avignon ve Massachusetts’de bulunan Annarosa’s, Salisbury’de bulunuyor. Burası ekmek bilimini öğrendiğim yerdir. En son ise Kaliforniya’da Wild Flour Bread, Freestone’da çalıştım. Gıdaya ve tarıma önem veren işletmelerde çalışmam bana çok şey kattı.”
Tüm ürünler el yapımı hazırlanıyor
Babayani’nin üretim merkezi ve ofisi bir alt katında yer alıyor. Genç ve mükemmeliyetçi bir ekibe sahip olan dükkânda her şey el yapımı olarak üretiliyor. Dolayısıyla hazır meyve püresi, hamur, krep kırığı gibi ürünler mutfağa giremiyor. Babayani menüsünde birçok ekmek çeşidi yer alıyor. Cevizli, incirli, zeytinli dört köşe ve siyez baget gibi ekmeklerin yanında Pazartesi günleri Miso çavdar siyez de ekmek reyonunda yerini alıyor. Diğer çok sevilen ürünlerin başında kruvasan geliyor. Bu ürünün bademli, çikolatalı gibi alternatifleri bulunuyor. Ayrıca yaz dönemine kadar Kars gravyeri ve antrikot füme ile hazırlanan kruvasan da çok beğenilen lezzetlerin başında yer alıyordu.Damağınıza uygun tatlı ve tuzlu birçok alternatifin olduğu Babayani’de tatlılar da çok cezp edici. Öyle ki yan yana rengarenk sıralanan tartlar misafirlerden de tam not almayı başarıyor. Mevsimsel olarak değişen tart seçeneklerinde limoni tart, yaban mersinli tart, vişneli tart gibi lezzetleri deneyimleyebilirsiniz. Yine kaliteli malzeme seçiminin farkını lezzetine yansıdığı Antep fıstıklı kek diğer keyifli bir alternatif oluyor. Bu ürün Antep kuş boku fıstık ile hazırlanıyor. Babayani’nin özel lezzetlerinden biri çilekli milföy ise elde yemeği de kolaylaştırması u profilinde hazırlanıyor. İçerisinde kullanılan çilek püresi için çilek, limon ve şeker bir gece adeta reçel yapar gibi bekletiliyor. Suyu ile çilekli limonata yapılıyor. Çilek kısmı ise krema haline getiriliyor. İlkbahar döneminde ise uykuluk ile tuzlu bir milföy de tezgâhtaki yerini alıyor. Mevsimsel olarak içeriği değişen şasonlar, tahinli cevizli salyangoz, pesto twist, tatlı-tuzlu scone ve flan gibi ürünler de Babayani’de deneyimleyebileceğiniz ürünler arasında. Mekânın özel lezzetlerinden birisi de kürlenmiş yumurtalı çanak. Şu an mantar ile hazırlanan bu ürün kış aylarında pırasayla da yapılıyor. Aksoy, “Limon suyu, tuz, zeytinyağı, sarımsak, taze kekik ve mantarı bir kapta bırakıyoruz. Herhangi bir ısıl işlem görmüyor. Yumurta ise yaklaşık 20 saat soya ve sirkenin de yer aldığı bir karışımın içerisinde durarak pişiyor. Ortaya çok keyifli bir lezzet çıkıyor” diyor.
Tamamını okumak için buraya tıklayabilirsiniz...