02 Nisan 2025, Çarşamba

Se Plus Ürün çeşitliliği ve stoklu yapısıyla öne çıkıyor

Se Plus Ürün çeşitliliği ve stoklu yapısıyla öne çıkıyor
Türkiye’nin beş bin metrekarelik alanda satış yapan ilk cash and carry markası olan Se Plus, yaklaşık 30 bin çeşit ürünü stokunda tutabilen güçlü yapısıyla hizmet sunuyor. Masaüstü ve gıda hazırlama ekipmanları gibi birçok alanda A’dan Z’ye sektörün ihtiyaçlarına cevap verebilen firma özellikle Avrupa pazarında da adından söz ettiriyor.

Tutmaçlı Endüstriyel Mutfak Ekipmanları firmasının horeca sektörüne hitap eden önemli bir markası olan Se Plus, 30 yılı aşkın bir deneyimin ürünü olarak hizmet sunuyor. Hem sunduğu çeşitlilik hem de stoklu yapısıyla Türkiye’de ciddi bir müşteri portföyüne sahip Se Plus, son yıllarda yurt dışında da adından söz ettiriyor. Dragos’ta beş bin metrekarelik bir alanda satış yapan firma, alanında en büyük metrekareye sahip marka olarak konumlanıyor. Se Plus’un 35 bin çeşit üründe stoklu yapısıyla hizmet sunmasının bir avantajı olarak işletmeler masaüstü ve gıda hazırlama ekipmanlarıyla ilgili tüm ihtiyaçlarını kısa süre içerisinde karşılayabiliyor. Bunun yanı sıra sektörde zincirleşmiş ve yurt dışında şubeleri bulunan büyük ölçekli projelerle çalışan markaların da çözüm ortağı olan Se Plus, 2023 yılının projeleri için süreci 2022’nin ortasında başlatıyor. Marka, büyük ölçekli üretim gerektiren projelerde de hem ekonomik hem de süreç yönetimi anlamında güçlü bir duruş sergiliyor.

Tasarım konusunda öncü

Geçmişten günümüze sektörü masaüstü sunumlarda yeniliklerle buluşturan bir yapıyla hizmet veren Se Plus, ahşap, mermer, metal, porselen, bazalt gibi malzemelerle birleştirdiği fonksiyonel ve şık sunum alternatifleriyle ön planda olmaya devam ediyor. Ahşabı sunuma kazandıran marka olduklarını söyleyen Se Plus Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Taner Murat, “Se Plus, tasarım konusunda öncü bir firma. Masaüstündeki birçok aksesuarı sektöre biz kazandırdık. Sunumlarda kullanılan ürünlerle tasarım oluşturan firmaların başında geliyoruz. Son dönemde farklı metaller birçok yemeğin sunumunda kullanılıyor. Ayrıca masaüstü aydınlatmaları işletmeler tarafından çok tercih ediliyor. Bunların dışında Türkiye’de cam, porselen gibi alanlarda son derece kuvvetli bir üretici alt yapısı bulunuyor. Kendi içlerinde dönemsel değişiklikler yapıyorlar. Biz de tüm bu yenilikler çerçevesinde alternatifler sunuyoruz. ”

“Pandemi sonrası yeme-içme sektörü canlandı”

Yeme-içme dünyasında yukarı doğru bir ivme yakalandığının altını çizen Murat, “Hem Türkiye’de hem dünyada yeme-içme sektörü gelişmeye devam ediyor. Pandeminin ardından sektörde bir yoğunluk oluştu. Yeni işletmeler, konseptler gelişti. Son dönem surf and turf tabakların hazırladığını görmeye başladık. Ayrıca MICHELIN Guide’ın Türkiye’ye gelmesi de çok olumlu katkı sağladı. Yurt dışından turist olarak Türkiye’ye gelen Türkiye’de nerede yemek yiyeceğini bilemeyen insanların şu anda ellerinde bir guide oldu. Hem MICHELIN Guide’ın Türkiye’ye gelmesinde başarılı çalışmalar yapan Kültür ve Turizm Bakanımız Mehmet Nuri Ersoy’u hem de guide’a giren ve ödül alan 53 restoranımızı ve bunlara yakın kalitedeki diğer tüm restoranlarımızı tebrik ediyorum. Ayrıca son yıllarda Türkiye’de açılan restoranlarda şeflerin yanı sıra genç işletmeciler de çok ön plana çıkıyor. Sistemde yaptıkları değişimleri görüyorum ve onları çok takdir ediyorum. Ben sadece restoran deneyimlemek için bile dünyayı gezen biriyim. Gururlandığım bir şey varsa Türk markalarını artık her yerde görebiliyoruz.

www.seplus.com.tr

Yorum Yaz

captcha